tarafından Kuraldışı | Eki 9, 2007 | Kalem Kutusu
Sonbaharı taşımasını bilen az şehir vardır dünyada, biri İstanbul… İstanbul çoğu zaman arabesk bir şarkının sözleri gibi yaşasa da sonbaharı, ne tür müziği severseniz sevin ondan aldığınız hazzı verir size. İstanbul yorar insanı, çileden çıkarır isyan ettirir;...
tarafından | Eki 8, 2007 | Kalem Kutusu
Sokrates; ‘kırlardaki ağaçlar bana bir şey öğretemez’ diyerek, insanlarla sürekli diyalog halinde olmuştur ve insan ruhunda uyku halinde bulunan düşünceleri karşılıklı konuşma yoluyla doğurtmaya çalışmıştır. Bu sanatına da, annesinin ebeliğini anmak için,...
tarafından | Eki 7, 2007 | Kalem Kutusu
Ne çok şeyden korkuyoruz değil mi?Neden ve neyden korkuyoruz? Korkmayı nasıl öğrendik? Korkunun genetik kodu var mı? Korktuklarımız gerçekten korkunç mu? Korkmamak mümkün mü? Kim, neden korkutur? Korkutmanın kime, ne faydası dokunur? Korkuyla huzur, başarı ve ilerleme...
tarafından | Eki 6, 2007 | Kalem Kutusu
Malum insanın canı neresinden acırsa, kalbi orada atardı. Onun kalbi küt küt diye beyninde atarken, uğraşmaya değecek bir meşgale bulamamaktan şikayetçiydi. Aslında tek istediği yaşamak için bir sebepti. Öyle bir sebep ki hemen öğütüp bir kenara atamayacağı hatta...
tarafından | Eki 2, 2007 | Kalem Kutusu
Sokakta çocuk sesi duyulmuyor. Körebe, kovalamaca, sek sek, yakar top oynamıyor kimse. Çocuklar nerede oynuyor bilen yok.Çatık kaşlı yüzlerle mi karşılaştılar o gün yoksa? Oyunlarını yarıda kesip evlerine mi döndüler? O gün mü anneler ve babalar bir daha...