Ne Yaptılar Sana Böyle?

Yattığımda bir dağ köyü yalnızlığı oturmuştu içime dün gece… Bir de zemheri soğuğu… Neden sonraydı; falaka sopasının ete gömülüş sesi geldi dışarılarda bir yerden… Küfür, yalvarma gırla gidiyordu? Zar zor dalmıştım uykuya… Aynı zorlukla kalktım...

Sabah Sabah Beyoğlu

televizyon açık… kapasam uyanır mı acaba bizimkiler? vazgeçiyor… tan saatinin ufku kızıla bulayan tadı çarpmış her tarafına; terastan bakmak istiyor canı hayata.. şehir uyumakta… deniz otobüsleri, yolcu motorları, vapurlar bile… görünürde...

Madem Kanatlarım Var

Özümün gürlüğüdür/özgürlüktür/özgür öz!! İlk, özgürlük daima isyana açılan bir kapıdır, cümlesini öğrenmiştim senden Baba… İsyan haykırılası bir şeydi öyle değil mi? Sonradan, bi’şey daha öğrendim bu konuda: Özgürlüğün baş döndürücü olması için, büyük...

Bu İt Dalaşı Niye?

Toprak sahipsiz ortalık sessizdi. Çekilip evlerimize tüllerimizi çekmiştik… Organik tarihin mantarlarını, aydınlanan her yerde bitiriyorum ben Baba… Işığın vuruşu karanlığın büyümesi değil midir esasında! 12 eylül sabahı geliyor aklıma… 80’lerin ilk...

İstasyondaki Kadın

Siz hiç akşam saatlerinde trenle Göztepe’den geçtiniz mi? Geçip de hüzünlü bir yalnızlık gördünüz mü?Yani, bu dünyaya ait olmayan yüzünü duvakla örtmüş gencecik bir annenin, küçücük çocuğuyla yıllardır orada oluşunu diyorum? Hep aynı yaşta ve aynı yerde olmanın...