Eski Çin tıbbı ilkelerine göre bedenimiz on iki kanaldan akan enerji aracılığıyla birbiriyle sıkı ilişki içinde bulunan organların ve hücrelerin oluşturduğu büyük bir enerji sistemidir. Her birimiz, sürekli olarak değişime ve dönüşüme uğrayan bu enerjilerden birkaçına sahibiz.
Enerji, bedenimizin çevresinde fiziksel ve ruhsal durumumuzu belirleyen biyolojik bir katman -aura- meydana getirir.
Bedenimizdeki tam bir enerji değişimi döngüsü yedi yıl sürer. Hayatımızda böyle 22 döngü bulunur ki, biriken enerji açısından bakıldığında, 150 yıl yaşamamız gerektiği ortaya çıkar.
Şüpheciler 150 yılın bir abartma olduğunu söyleyebilirler. Her şeye rağmen, uzun bir ömür sürmek ve daha da önemlisi sağlıklı kalmak için bir şansımız vardır.
Bedenimizdeki sağlıklı ve hastalıklı hücre dengesi, hastalıklılar lehine bozulduğu zaman, bedenimiz yaşlanır ve hastalanır. Yaşlanmayı durdurmak bu istenmeyen dengeyi değiştirmek anlamına gelir. Kuramsal olarak, bu süreç için uygun koşulları yaratmamız halinde, hücrelerimiz yedi yıllık bir süre içinde kendilerini tümüyle onarma yeteneğine sahiptirler.
Bilim, sağlığımızın yüzde 15’ini ebeveynlerimizden kalıtım yoluyla aldığımızı, diğer bir yüzde 15’i doktorların etkileyebileceğini ama geri kalan yüzde 70’inin tamamen hayat tarzımıza bağlı olduğunu göstermektedir.