Yaşadığımız hayat boyunca pek çok durumun içinde buluyoruz kendimizi. Her seferinde farklı duygular yaşıyoruz. Bu durumlardan biri de UNUTMAK….
O kadar çok şeyi unutuyoruz ki kimi zaman dönüp baktığımızda gerçekten aklımızda onunla ilgili hiçbir eser kalmadığını görüyoruz. Kimi zaman iyi şeyleri, kimi zaman da kötü şeyleri muhakkak unutuyoruz.
Unutmak zorunda olduğumuz için mi yoksa yaşamın getirdiklerinden dolayı unutmak durumunda kaldığımız için mi unutuyoruz orasını bilemiyorum. Ama genel olarak baktığımızda pek çok şey unutulur. Mesela; okulda arkadaşlarınız vardır okul bittikten sonra seni asla unutmayacağım hep arayacağım deriz ya da denilir. Ama okul bittikten sonra bir bakarız ya biz unutmuşuzdur ya da başkaları tarafından unutulmuşuzdur. Mesela; bir ilişki yaşarız ayrılırken seni hiç unutmayacağım deriz ama ayrılıktan iki ya da üç ay sonra bakarız ki aklımızda o değil de başka birisi var. Aslında bunlar iyi durumlar. Bir de unuttuğumuz kötü durumlar vardır. İşte onlardan bazıları;
– Kötü şanslar
– Yaşanan kötü ilişkiler
– Yaşanan acılar
– Kaçırdığımız fırsatlar
– Kaybettiğimiz kişiler
– Anne ve Babamızla yaptığımız kavgalar
– Çok sevdiğimiz birini başkasıyla görmek
– Son anda arabayla kaza yapmaktan kurtulduğumuz o an
– Çok çalışıp heyecandan kaybettiğimiz sınavlar
– Arkadaşlarımız içinde küçük düşürüldüğümüz o an
– İşten kovulduğumuz o an
– Eşimizle çok kötü bir şekilde tartıştığımız zamanlar
İşte bunlar da unutmak zorunda olduğumuz durumlar. Genelde kötü durumları hiç konuşmak istemeyip, unutmak isteriz. Ama iyileri ise daha çok konuşup, daha çok yaşatmak isteriz o güzel günleri. Yaşatmak istediklerimiz genelde hatıra olarak kalanlardır.
Hayat her ne kadar pek çok şeyi unuttursa da sonuçta yaşam devam ediyor.
Güneş her sabah doğudan doğup, her akşam da batıdan batıyorsa daha yaşanacak çok şey var demektir. Ve bizde bu yüzden devam eden bu yaşantıya ayak uydurmak zorundayız.
Şunu unutmayalım ki.. Hayatın Kanunu: Unutmak