En son Gölgeler eğitiminde bir bütüne katkı projesi oluşturduk.
Konu, cezaevleri kütüphanelerine kitap bağışı.
Cezaevleri toplumun kanayan yarasının sınırlı bir göstergesi. Türkiye politik sınırları içinde 377 cezaevi tıka basa tutuklu ve hükümlü dolu (130.000 civarı). Halen 22 cezaevinin inşası devam ediyor. Tutuklu ve hükümlü sayısı buzdağının sadece görünen kısmı. O soğuk suların altında, benim de birkaçını tanıdığım, yaşamını idame ettiren ne çok insan var.
Avrupa’nın ve dünyanın en büyük adliyesi (adalet sarayı) bizim toplumumuzda inşa ediliyor, bizim yuvamızda. Ama adaletin kendisinden ses seda yok; eskiden sadece gözü bağlıydı, şimdilerde kulakları duymaz, sesi çıkmaz oldu.
Seçimsizlik ile başlayan yol bataklıktan geçiyorsa ne kadar iyilikten güzellikten yana olursan ol, bir karış ötedeki bir dal parçasına tutunamıyor ve o bataklıkta çürüyüp, bir parçası olup biraz daha genişlemesine neden oluyorsun ve hiçbir zaman arzu ettiğin ormanına ulaşamıyorsun, eğer o yönden gelen bir parıltı yoksa…
Evet, arkadaşlar bir kitap bir hayatı etkileyebilir. Kitapta geçen bir cümle bile bir insanın hayatında katalizör etkisi gösterebilir. Kuraldışı yolunda yürümüş herkes (şahit olduğum cesur insanlar) bunu tecrübe etmiştir.
Cezaevi kütüphanelerinde eğitici kitap açığı var. İnsanlar, temiz ayıklanmış bilgiye ulaşamıyor. Sen de bütüne katkıda bulunmak istiyorsan “www.kuraldisi.com”ten ister set ister herhangi bir kitabı ısmarlayabilirsin.
Havuzumuzda biriken kitapları bütün cezaevlerinin kütüphaneleriyle iletişime geçerek o insanlara ulaştıracağız. Esaret altındaki bir insan hassaslaşır, duyguların en yoğun yaşandığı yerlerdir oralar. Oralarda acı, kızgınlık ve öfke kol gezer. Haydi o insanlara sevgi gönderelim çünkü oralarda duygular sek içilir.