Duymuşsunuzdur, Nurgül Yeşilçay ile Cem Özer altı yıllık evliliklerini bitirdiler.
Boşanmanın ardından Cem Özer, ölene kadar bir yastığa baş koymanın bir taraf diğer tarafa ekonomik olarak bağımlıysa mümkün olduğunu iddia etti. Ona göre günümüz dünyasında evliliklerin daha kısa sürmesi kadının ekonomik özgürlüğünü kazanmasıyla doğrudan ilişkili: “Eskiden kadın, erkeğin defolarına katlanırmış. Annelerimiz, ‘Ben babanın her şeyine katlandım’ diyor. Ne yapacaksın, katlanmayıp?” şeklinde bir açıklama getirdi meseleye.
Cem Özer’in açıklamalarının alt metninde “Güçlü kadından, ekonomik bağımsızlığı olan kadından uzak durun” mesajı gizleniyor mudur, bu da ayrı bir tartışma konusu. Ama bu ayın polemikusunu yarattığı su götürmez.
Ne dersiniz? Evlilik gerçekten de bir muhtaçlık ilişkisi midir? Bir tür anonim şirket sözleşmesi midir? Evliliklerin ömür boyu sürmesi mecburiyetler yüzünden midir? Kimse kimseye mecbur olmasa bir yastıkta kocamak lafı hükmünü mü yitirir?