Burada hikâyelerini paylaşacağım kişilerin tek bir ortak özelliği olacak; hayal edenler ve bunu hayata geçirenler. Üç yıl sonra, on yıl sonra, bir ömrün sonunda, başında hiç fark etmez. Önce kalbe sonra hayata düşenler olacak bu dizide.
Başlıyoruz.
Buyurunuz.
Yaklaşık bir buçuk yıl önce Kuzguncuk’a bir kitabevi konuverdi. Masal gibi bir binada, onca rant şansı varken, bir kitabevi. Nicedir hakları için protestoya her an hazır olan Kuzguncuklular olarak biraz şaşırdık desem yalan olmaz.
Kahve, kitap bir arada, çoğumuz için şahane bir eşleşme değil mi?
Bir sohbet sırasında böyle bir yer açmanın Erhan Bey’in (Nailoğlu) hayali olduğunu duydum.
Seçilen sektör ve mahalle bu girişimin arkasında bir hayal olduğunun göstergesi zaten ama tohum nasıl ekildi deyince Erhan Bey şöyle anlattı:
Kuzguncuk uzun yıllardır yoğun iş ortamından kaçabildiğim, huzur bulduğum ve
her zaman mutlu olduğum bir semtti.
Gençliğimden beri Kuzguncuk’un samimi mahalle kültürü, çok renkliliği ve kültürlülüğü beni cezp etti. Yine böyle gezi yaptığım bir Kuzguncuk gününde, Nail Kitabevi’nin bugün kurulduğu binaya rastladım.
Binanın her yanı örtülüydü ve yarı çökmüş vaziyetteydi. Yıllarca boş ve metruk kaldıktan sonra önceki sahibi tarafından restorasyon başlatılmış olmasına rağmen, uygulamanın Boğaziçi İmar Kurulu tarafından hatalı bulunmasıyla restorasyonu durdurularak mühürlenmişti. Bu şekilde birkaç yıl kaldıktan sonra sahibi satışına karar verdi. Bu binayı almam bir yıl kadar sürdü ve çocukluğumdan beri hayalim olan bir kitabevi açma fikri, binayı ilk gördüğüm andan itibaren aklımda şekillenmeye başladı.
Kitap deyince Türkiye’de okuma oranının düşüklüğünden dem vurulur, ben de aynı ezber anlayış üzerinden sordum sorumu. Değişik bir bakış açısı getirdi Erhan Bey: Okuma oranı düşük olsa da, Türkiye Avrupa’daki pek çok ülkeye nazaran oldukça fazla kitabın basıldığı bir yer.
Kaliteli yayınlar her geçen gün artıyor. Okuma oranının azlığından şikayet ediyorsak, yeni okur kitlelerine ulaşmak, çocuklara ve gençlere okuma alışkanlığı kazandıracak çekici ve samimi mekanlar yaratmak durumundayız. Biz de Nail Kitabevi çatısı altında bunu yapmaya çalışıyoruz, hem yetişkinlere hem çocuklara hitap eden atölye ve etkinlikler sunuyoruz. Yine bu çerçevede “Kuzguncuk Edebiyat Buluşmaları” başlığı altında yazarlarımızla hem söyleşi hem de imza günlerimiz oluyor. Şimdiye dek Mario Levi, Murat Gülsoy, Faruk Duman, Prof.Dr. Canan Karatay, Neslihan Önderoğlu, Hande Gündüz, Dr. Ümit Aktaş vb. değerli bir çok ismi ağırladık.
Yine “Kuzgun Cep Sanat Galerisi’ni” de unutmamalıyız. Kitabevimizin en alt katında genç sanatçıların eserlerini sergilediğimiz minik bir galerimiz var. Burada da çok çeşitli temalarda sergiler düzenliyoruz.Kitabevi faaliyete geçeli 1,5 yıl oluyor ve inanın, nitelikli bir mekan yarattığınızda her yaştan insan bu alanı keşfetmek için kapınızı çalıyor.
Özellikle iş çıkış saatlerinde ve hafta sonları okurlarımızın, ziyaretçilerimizin eksik olmaması böyle yerlere ne denli ihtiyaç duyulduğunun en güzel göstergesi.
Kitabevinin bir şubesi var mı bilmediğimden sordum ama cevap tam beklediğim gibiydi. Nail Kitabevi&Yayınevi ve Kafe semtin ruhuna uygun bir şekilde geliştirilen, yaratılan özel bir mekan.Tarihi açıdan pek çok özelliğe sahip, hafızası olan bir binadan bahsediyoruz. Bu nedenle ona çok benzeyen bir şubeyi başka bir semtte bulamayız.
Ne mutlu ki kemik bir müdavim kitlesi oluşmuş. Bunun dışında kulaktan kulağa kitabevi ve kafeden bahseden edebiyat severler sayesinde İstanbul’un hatta Türkiye’nin çok farklı yerlerinden misafirler ağırlıyorlar.
Bir çok yayın mecrasının düzenlediği seçkilerde, İstanbul’un en iyi 5 kitapçısı arasındaki yerimizi sağlamlaştırmış Nail Kitabevi.
Kuraldışı yayınlarının da satıldığı kitabevine en çok ilgi gören kategorileri sordum.
Romanlar özellikle de ilgi gören yazarların eserleri elbette satış anlamında ilk sırada yer alıyormuş.Ardından bireysel gelişim kitaplarını ve anı/otobiyografileri sayabiliriz. İnceleme-tarih, genel kültür eserleri ve araştırma da diğer ilgi gören kategoriler diye ekledi Erhan Nailoğlu.
Tom Hanks ve Meg Ryan’ın başrollerde oynadığı Mesajınız Var (You’ve Got Mail) filmini hatırlayanlarınız vardır. Filmde Meg Ryan samimi, eski, küçük bir kitabevi sahibidir. En önemli özelliği temas etmesidir, semt sakinlerine, çocuklara, gençlere. Karşısına büyük bir zincir kitabevinin şubesi açılır ve kapitalist düzenin ticari baskısı ile karşı karşıya kalır Meg Ryan.
Açıldığı günden beri bana bu filmi hatırlatıyor Nail Kitabevi. Filmdeki idealist, samimi, tarihi dokuya ve kitap geleneğine saygılı bir kitabevi.
Siz kitap severlerin, yolunu buraya düşürmesini ve bir kahve eşliğinde kitaplara dalmasını öneririm.
Farklı olanı yaşatarak da fark yaratırız.
Nail Kitabevi
İcadiye cad. no: 32
Kuzguncuk / İstanbul
Selen Servi