Çoğu insan kişilik ve karakter sözcüğünü eş anlamlı olarak kullanır. Kişilik insanın “psikotip”idir ve bireysel bilinçaltımızın ifadesidir. Karakter insanın “arketip”idir ve kolektif bilinçdışının bizdeki ifadesidir. En basit ifadeyle karakter anadan doğma, kişilik sonradan olmadır. Kişilik testleri, insanın aktivitelerindeki seçimleri belirler ama temel amacı, karakterine ait temel değerleri ve öncelikleri hakkında bir şey söyleyemez.
Kişilik egomuzun aktivite biçimidir. Hangi işlerde çalışmanın bize doyum vereceğinin rehberliğini kişilik tipimiz yapar.
Karakter ben’imizin kendisini ifade biçimidir. Karakterimizi bilmek, kendi karakterimizin (doğamızın) gelişimine uygun bireysel gelişim ve kendini tanıma yolculuğu yapmamızda temel rolü oynar. Her birimiz huzuru farklı yollarda ararız. Bize doyum veren yaşam biçimini karakterimiz belirler.
Kişilik hayatta kimlik bulduğumuz yoldur. Karakter hayatta doyum bulduğumuz yoldur.
Kişilik nasıl iletişim kurduğumuzu açıklar. İki farklı kişilikte insan aynı işi farklı stillerde yapabilir. İçe dönük-dışa dönük, duyumsal-sezgisel, düşünsel-duygusal, algılayıcı-yargılayıcı olmamız kişilik tipimizle ilgilidir. Bugün birçok firma işe girmek için müracaat eden adaylara kişilik testi yaparak yapılacak işe uygun olup olmadığını bilmek istiyor. Her kişilik farklı bir aktivite biçimi olduğu için, kişilik tipinin yapılacak göreve uygun olması önemlidir.
Karakter ne ilettiğimizi açıklar. Çünkü karakterlerin ilettiği değerler farklıdır. Kişilikler aynı bile olsa bir Baba/Savaşçının yöneticiliği, bir Baba/Filozof’tan ya da Ebedi Çocuk/Filozof’tan, bir Ebedi Çocuk/Savaşçı’dan farklı olacaktır. Çünkü bu karakterlerin öncelik verdiği değerler farklıdır.
Aynı kişilikteki iki insan, karakterleri farklıysa bir bardak suda fırtına koparabilirken, kişilikleri farklı olmasına rağmen karakterleri aynı iki insan fırtınayı melteme dönüştürebilir. Kişilik farklılığı aynı karakterde olan iki insanın birini yumuşatırken diğerini sertleştirebilir.
Anne babalar kendi karakterlerine benzeyen çocuklarına kendilerini daha yakın hisseder. Bu doğaldır. Ama çoğu anne baba “ben bütün çocuklarımı eşit seviyorum” diyerek bir çocuğu kendilerine daha yakın bulduklarını kendilerinden bile saklarlar. İnsan çocuklarını tabii ki sever. Her biri için elinden geleni yapar. Ama hepsine aynı yakınlığı duymaz. Burada yakınlığı belirleyen karakterdir, kişilik değil. Bir Baba/Savaşçı baba, Baba/Filozof oğlunu kendisine Ebedi Çocuk/Filozof oğlundan daha yakın bulur. Bir Anne/Mistik anne Dost/Amazon kızıyla sürekli çatışma yaşar. Kişilikleri aynı olsa bile. Çok çocuklu her ailede daima annenin ve babanın itiraf etmese de bir favori çocuğu bulunur. Bu anne babanın karakterine göre ikisi için de farklı çocuklar olabilir. Çocuklar da bunu hisseder. Bu da hayatın gerçeği.
Her karakter herhangi bir kişilik yapısında olabilir. Bu yüzden karakterimizin yanı sıra kişilik tipimizi de bilmek önemlidir.
Katılımcı sayısını sınırlandırdığımız eğitimlerimizde katılımcılara kişilik testi de yaparak onların hangi işlere uygun yapıda oldukları hakkında bilgilenmelerini sağlıyoruz. Her kişilik hakkında detaylı bilgi de veriyoruz. Ama kişilik tipleri başlı başına bir kitap olarak detaylı yazılmayı hak ediyor. Kısaca anlatabilmek pek mümkün değil.
Kişilikler hakkında daha detaylı bilgilenmek istiyorsanız Kuraldışı Yayınları’ndan çıkan Ben Böyleyim işte adlı kitabını okuyabilirsiniz. Bu kitap da yine Jung temelli.
Okul seçme ve iş hayatında dünyada en yaygın kullanılan kişilik testi MBTI dir. (Myers-Briggs Type Inventory)
Özellikle kişilik tipinizi bilerek meslek seçiminizi isabetli yapmak, insanın mutlu ve doyumlu bir yaşam sürmesinde önemli bir etkendir Kişilik kitabı, Myers-Briggs kişilik sınıflamasını esas alıyor.
Özetle; uygun bir eş için karakter uyumu, uygun bir meslek için kişiliğin işe uyumu gerekiyor. Hayatı tesadüflere bırakırsak şikayet ettiğimizle kalırız. Bilinçli seçimleri, bilinçli insanlar yapar.
Yeni tanıştığımız bir kişinin karakterini anlamak, kişiliğini anlamaktan daha kolaydır. Özellikle yaşı ilerlemiş ve karakteri oturmuş bir insanın karakterini neredeyse ilk tanışma anında anlayabiliriz.
Kişiliği anlamak için davranış tarzını bir süre gözlemlememiz gerekir. Karakter, kişilik teorilerinin bittiği yerin ötesini açıklar.