Teknoloji içinde yüzdüğümüz günümüzde, zamanımız kısıtlı ve çok değerli, stres seviyemizse tavan yapmış durumda. Her şeye daha hızlı ulaşmanın peşinde koşarken bedenimiz ve zihnimizde oluşturduğumuz aşırı baskıya kulak asmıyoruz. Farkında olmadan gitgide dengeden uzaklaşıyoruz.
Sosyalleşiyoruz, mobiliz, hiper bağlantılarla iletişim kuruyoruz, sürekli iletişim halinde de kalabiliyoruz, hayatı kolaylaştıracak pek çok şeye de sahibiz. Ancak bu “süreklilik” hali bizi bedensel ve zihinsel yönden yıpratıyor. Kendi bedenlerimizin ve zihinlerimizin efendisi olup sağlık ve mutluluğumuzun dizginlerini ele alabilir miyiz peki?
Toplum tamamen çalışmaya odaklanmış. Tabiri caizse iş manyağı haline gelmişiz. Rahatlamayı öğrenmek bir lüks. Kimse bunu istemiyor zira her türlü rahatlama ve dinlenme şekli tembellikle bir tutuluyor. Çılgın gibi oradan oraya koşuşturmuyorsan toplum seni dışlar. Esas olan tek şey seri olmaktır, hızdır.
Rahatlamak işini yapmanı engellemez; işini yaparken kendine de vakit ayırabilmeni sağlar. Üstelik kendini daha iyi tanımana da yardımcı olur. Yaptığın işin kalitesi değişir; daha yaratıcı, enerji dolu işler yaparsın. Eskisine göre daha az hata yaparsın çünkü artık kafan daha rahattır, her bakımdan derli toplusundur. Artık gereksiz işlerle uğraşmıyorsundur. Odaklanma ve konsantrasyon gücün artmıştır.
Kurumlar çalışanlarına pek çok eğitim ve pek çok fırsat sağlar. Bunların çoğu elemanların daha da hırslı ve girişken olmasını hedefleyen, daha çok çalışmasına ve enerji sarf etmesine dolayısıyla da daha çok yıpranmasına yönelik çalışmalardır. Psikolojik desteklerin ise pek faydası olmaz. Pek çok çalışan ise soluğu doktorlarda alır.
Çigong bir takım doğal hareketleri nefesle birleştirerek duygusal, fiziksel ve ruhsal dengemizi kurmayı amaçlar. Beden-zihin dengesi kurulduğunda her şey yoluna girer. Aynı yin-yang dengesi gibi. Haritanın doğusunda etkileri tartışılmazken batı dünyası Çigong ile daha yeni tanışmaya başlamıştır.
Nefes almaya, zihni sakinleştirmeye ve berraklaştırmaya vaktim yok!
Yaşadığımız dünya insanların birbirini meşgul etmesi üzerine kurulu bir düzene sahip. Pek çok işi aynı anda yapma yetisine sahip olsak da bir işi yaparken bir başka işin önceliği bizi hep tedirgin eder. Yetiştirmemiz gereken işlerimiz arasında bir de hazırlanmamız gereken öğleden sonraki önemli bir toplantı işimize olan konsantrasyonumuzu bozar ya da eve gitmeden önce bütün işlerimizi yetiştirme ve son e-postalarımızı atabilme derdine gireriz. Bunun sorumlusu ister kendimiz olalım ister dış etkenler kendimizi daima yoğun bir baskı altında buluruz.
Elbette ki Çigong iş yükümüzü azaltmaz ya da günümüze fazladan saat eklemez, bize yalnızca yeni bir açıklık ve perspektif kazanmamız için gerekli teknikler sunar. Şimdiki anda kalmamızı, dikkatimizi dağıtan düşüncelerden ve endişelerden kurtulmamızı, şirket içi ve dışında iletişim kurarken veya harekete geçerken her şeye karşı farkındalığımızı artırmamızı sağlar.
İş zamanı Çigong’a nasıl vakit ayırayım?
Düzenli Çigong hareketleriyle zihnimiz her zamanki sıradan işleyişinden farklı bir yapıya bürünür. Yol kat ettikçe de meditatif bir durağanlık kazanır.
Düzenli lafı çoğumuzda bir tedirginlik yaratır. Zira çoğumuzun zaman problemi vardır. Özellikle iş zamanı! Lakin Çigong hareketleri o kadar basit ve etkilidir ki istediğiniz herhangi bir anda uygulayabilirsiniz. Oturduğunuz yerde yapma lüksüne sahip olduğunuz yegâne öğretidir. Verdiğiniz her molada beşer onar dakika ayırarak yapabileceğiniz bir şeydir. Kaldı ki çalışanları ister hoca nezaretinde ister kendi başlarına Çigong yapabilsin diye belirli saatler ayıran pek çok şirket vardır.
Yerçekimiyle Barışın!
Büyük bir çaba sarf etmeden hareket etmek… Hareket etmeyi ne kadar biliyorsunuz? Gerçekten oturup kalkmayı, eğilip doğrulmayı, yerden bir şey almayı, ağır cisimleri nasıl kaldıracağınızı, ayakta nasıl duracağınızı, bilgisayar karşısında nasıl pozisyon alacağınızı, en önemlisi nasıl yürüyeceğinizi biliyor musunuz?
Kurumsal Çigong çalışmalarımızın en eğlenceli dersi belki de bu kısım. Gün içinde, iş yerinde ve iş dışında kemiklerimize, kaslarımıza, tendonlarımza ve eklemlerimize o kadar gereksiz yük bindiriyoruz ki neredeyse hepimiz soluğu ortopedistlerde alıyoruz. Masa başı işi yapıp da bel, boyun ve sırt ağrılarından muzdarip olmayan pek az insan vardır. Erken yaşta romatizma ve arterit gibi hastalıklara yakalananlarımız bile var.
Bu rahatsızlıkların pek çoğu yukarıda bahsettiğim şeylerin doğru uygulanmamasından kaynaklanıyor. Kurumsal Çigong eğitimini aldıktan kısa bir süre sonra beni arayıp, kronik bel ve boyun ağrılarından kurtuldukları için teşekkür eden pek çok güzel insan var. Vücudundaki enerji akışı düzene girdiği için kendini daha enerjik hisseden, güne daha iyi başlayan, uykusunu daha iyi alan, bedeni kadar zihni de dinginleşen pek çok şanslı insan Çigong’a teşekkürlerini sunuyor.
Yerçekimi çalışmaları esnasında gerçekten çok eğleniyoruz. “Yok artık! 50 senedir yürümeyi bilmiyormuşum” diyerek sevinenden, “Oturup kalkmayı bilmeyen evde kalıyor, ben artık öğrendim (!)”, “Daha 2 günlük çalışmayla şimdiden bel fıtığımın geçtiğini hissediyorum” diyenlere rastlayabilirsiniz.
Peki, patronlara dönecek olursak! Çalışanların bunlara hâkim olması onlara ne sağlayacak?
En başta, elemanlarınızın meslek hastalıkları yüzünden sürekli rapor alıp “arazi” olmalarını engelleyeceksiniz J Herhangi bir yerinde problemi olan, stresli ve yorgun bir çalışan bunu işine de yansıtacaktır. Müşterilerle ve iş arkadaşlarıyla kurduğu iletişim, satışlar, iş takibi, verim, odaklanma, yaratıcılık, liderlik gibi öğeler bu durumdan olumsuz etkilenen faktörler olacaktır.
Çigong yerçekimi çalışmalarıyla, daha az efor sarf ederek daha verimli çalışmanın yollarını öğretiyoruz. Tendon ve kasların üzerinde biriken stresi, eklem ve kemiklerin üzerine binen yükü ve baskıyı azaltıyoruz.
Her bireyi enerji sarf eden değil enerji üreten birer mekanizmaya dönüştürüyoruz.
Pratikte nasıl oluyor?
Çigong’un kurumlarda uygulanmasıyla birlikte faydaları hemen gözlemlenmeye başlıyor. Öncelikle iletişim problemleri çözülüyor. Her çalışanın iletişim şekli olumlu yönde değişiyor. Bunun nedeni ise üzerindeki stresten nasıl kurtulacağını bilmesi, zihninin berraklaşması ve farkındalığının artması.
Bedenindeki iyileşme doğrudan çalışanın zihnini de etkiliyor. Vücudundaki enerji akışı mükemmel hale gelen biri daha olumlu, doğru ve yerinde kararlar almaya, etrafındakilerle daha etkili bir iletişim kurmaya başlıyor. Yaydığı enerjiden şirket içindeki herkes nasibini alıyor.
Kurumsal Çigong çalışanlara herhangi bir yükümlülük, zorunluluk getirmiyor. “Bir bu eksikti!” dedirtecek bir şey değil. Yaptığınız zaman anında faydasını görüp hayatınızda büyük değişiklikler yaşayacağınız bir fırsat. Üstelik eğlenceli! “Hiç bitmesin istedim”, “Ağaç duruşunu saatlerce yapabilirim”, “Benim meğerse bir boynum varmış” cümleleri bizzat katılımcıların sarf ettiği pek çok ilginç ve güzel cümleden sadece birkaçı.
Yine patronlara dönecek olursak! Çigong sizin için parasal yönden bir avantaj mı? Evet!
Öncelikle çalışanlarınızın sağlık sorunları minimal düzeye inecek. Hastanelere, psikologlara, nörologlara, yaşam koçlarına, diyetisyenlere giden çalışanlarınızın sayısı azalacak. Sürekli rapor alan, evden çalışan, işten kaytaran çalışan diye bir şey söz konusu olmayacak. Enerjisi yüksek olan çalışanın verimliliği de artacak. Stresli olmayan çalışan müşteriyle daha etkili ve olumlu iletişim kuracak. Yaydığı dışa taşan enerji ile ikna kabiliyeti artacak. Çalışanlarınızın yaşamlarında her şey olumlu gittiği için sizin işleriniz de yolunda gidecek. Birbirleriyle iyi iletişim içinde oldukları için çalışanlarınız arasındaki husumet ve kavgalara aracı olmak zorunda kalmayacaksınız. Odaklanma gücü artan çalışanlarınız kendilerini daha etkin biçimde işlerine verecek. Zihni berraklaşan çalışanlar gereksiz yere vakit harcamayacak, işlerini zamanında yetiştirecek. Beyinlerine daha fazla oksijen giden, enerjiyle dolan çalışanlarınızın yaratıcı gücü de artacak ve işlerine yönelik katma değerleri inanılmaz boyutlara ulaşacak.
Tabi bunu alacak olan sadece çalışanlar değil. Pek çok kurumsal şirkette Çigong eğitimlerini öncelikle patronlar, CEO’lar ve üst düzey yetkililer alıyor. Faydasına şahit olup bunu çalışanlarına aktarıyor.
Stres iş yerlerindeki en büyük dert!
Batı stresle mücadelede alternatif yöntemler aramaya başladı. Çigong ve Taichi’yi kurumsal yapının içine sokan pek çok şirketse bununla ilgili başarı hikâyelerini yazmaya başladı. Örneğin Amerika’da stres kaynaklı iş kaybı senede 300 milyar dolar. Hesaplara göre bu çalışan başına yılda 7500 dolar. Dolayısıyla stresle başa çıkmak şirketlerin bir numaralı hedefi olmalı. Bunun da çaresi maalesef ilaçlar ya da doktorlar değil kişinin beden-zihin dengesini kurmasında yatıyor. Bu da Çigong sayesinde çok kolaylaşıyor.
Stres her zaman kötü değildir. Stres vücudun sizinle konuşma şeklidir ve istenirse yaratıcı bir güce dönüştürülebilir. Ama bize hep onun kötü olduğu söylendi. Stres bedenin savaşmaya hazırlandığının belirtisidir. İlaç almaya kalkarsan bedene karşı gelmiş olursun. Stres anında bedenini doğru bir şekilde dinlersen sana yardımcı olmaya çalıştığını göreceksin ve bunu avantaja çevirmek senin elinde. Stres yönetimi işte budur. Ondan kurtulmak değil, onu dizginleyip, ipleri ele geçirip hizaya sokmaktır.
Çigong stres anında farkındalığın artmasına yardımcı olur. Stres sonucu gelen korku, endişe ve öfkeyi nasıl kontrol altına alacağını bilirsin. Bunu bildiğin için de stresi lehine kullanmaya başlarsın. Onu silahın haline getirebilirsin. Stres altındaki diğer insanlar ondan kurtulma çabası altında ezilirken, sen avantajına kullanırsın. Stres de bir tür enerjidir! Çigong da seni enerji ustası yapar…
Nefes ve Meditasyon
Eski kalıplardan, zararlı düşüncelerden, stresten ve korkulardan korunmanın ve kurtulmanın en etkili yolu şüphesiz doğru nefes teknikleri ve olmazsa olmaz meditasyondur. Herhangi bir anda, en sinirli olduğunuz anı, sizi çileden çıkaran bir toplantıda olduğunuzu düşünün. Hemen o anda sakinleşmeyi ve sizi sinir etmeye çalışan rakiplerinize karşı sakinliğinizi koruyup bu fırsatı vermeyerek 1-0 öne geçmeyi istemez miydiniz? İşte nasıl nefes alacağını bilirseniz hemen o anda sakinleşebilirsiniz zira sinirlenen bir insanın nefes alışverişi ve kan dolaşımı hemen değişir. Sizde ise bunu anında normale döndürecek etkili bir silah mevcut olacak.
Doğru nefes ve meditasyon “büyük resme” bakmanızı sağlayacak. Sığ düşüncelerle ve eski kalıplarla artık işiniz olmayacak. Farkındalığınız farklılık yaratmanızı sağlayacak. Bu sizi daha yaratıcı yapacak. Yeniliklere açık olacaksınız. Daha cesur ve girişimci kararlar alacaksınız.
Diyet
Çigong’un özel diyet uygulamaları ile hızlı ama sağlıklı şekilde zayıflayan ve formunu koruyan pek çok danışanım var. Doğru beslenme teknikleri, Çigong hareketleri ve meditasyon birleştiğinde sağlıklı bir bedene kavuşursunuz. Bedene zarar veren en önemli etken zihin olduğu için zihninizdeki gereksiz ve zararlı düşüncelerden arındığınızda, bu sizin yemek yeme alışkanlıklarınızı, vücudunuzun yağ ve su tutma yapısını da anında değiştiriyor. Dolayısıyla düzenli Çigong yapan biri ideal kilosuna kavuşup, formunu korumaya başlıyor.
Diyetisyenlere tomarla para verip az zamanda hayli eziyet çektiren diyetler uygulamak, kibrit kutusu kadar peynirle 1 dilim kepekli ekmeğe talim ederek kısa sürede çok kilo verip sonrasında çok daha fazlasını geri almak niye? Hele Çigong ile bunu sağlıklı ve eziyet çekmeden başarmanız mümkünken…
Düzenli Çigong yapan kişi iş çıkışı spor salonlarına gitmek zorunda kalmıyor. Zira iş yerinde zaten çok yoruluyor ve yeterince enerji sarf ediyorsunuz. Neden iş çıkışı gidip daha da fazlasını tüketesiniz ki? Çigong’un amacı sizi enerji tüketen değil enerji sarf eden ve enerjiyi etkili kullanan bir mekanizmaya dönüştürmektir. Zira bedeniniz mükemmel bir mekanizmadır.
Organlar
Çigong’da üzerinde çalıştığımız en önemli organlar böbrekler, mide ve karaciğerdir. Böbrekler korkularla alakalıdır; mide endişe, karaciğerse öfkeyle ilgilidir. Yaptığımız özel organ çalışmalarıyla tüm organlardaki blokajları kaldırmayı hedefleriz. Organlar mükemmel çalışmaya başladığında tüm zihinsel problemler de ortadan kalkmaya başlar. Böbrekleri iyi çalışan biri korkularından arınır, daha cesur kararlar alır. Karaciğeri mükemmel çalışan biri artık öfke kontrolü yapabilir hale gelir, hatta öfkelenmez, sakinliğini korur. Gelecek endişesi olmayan birisi haline dönüşen kişi artık midesiyle barışmış demektir. Gastrit, reflü vb. rahatsızlıklar nedir bilmez. Dolaşım sistemini düzene sokan uygulamalarla kansızlık, tansiyon gibi sorunlara da veda edebiliriz. Gayet basit uygulamalarla kronik baş ağrıları ve migrene de dur diyebilirsiniz. Bunlar, iş hayatı stresinin tetiklediği, sıkça rastlanan sağlık sorunlarıdır.
Kadınlar, giydikleri topuklu ayakkabılar, yanlış taşıdıkları çantalar, kullandıkları kozmetik ürünleri ve maruz kaldıkları stresle pek çok hastalığa davetiye çıkarır. Pelvik bölgeye özel çalışmalarımız sayesinde özellikle kadınlar genital hastalıklardan ve eklem sorunlarından kurtulabiliyor.
Çok oturmaya dayalı eklem rahatsızlıkları, basur, prostat gibi erkek hastalıkları da düzenli Çigong hareketleriyle iyileşiyor.
Çigong’un faydalarını tekrar sıralayacak olursak:
– Kişinin bedensel-zihinsel bütünlük ve dengeye kavuşmasını sağlar
– Verimliliği ve yaratıcılığı artırır
– Çalışanların moralini yükseltir
– Kişisel iletişime olumlu katkısı olur
– Müşteri memnuniyetinin artmasını sağlar
– Hastalık yüzünden işe gitmeme durumunu ortadan kaldırır
– Bağışıklık sistemini güçlendirir
– Odaklanma ve kendini işe verme oranını arttırır
– Kişinin yaptığı işten keyif almasını sağlar
– Zaman yönetimini olumlu etkiler
– Bedeni ideal forma sokar
– Mesleki hastalıklara son verir
– Uyku problemine son verir
– İçe kapanıklığa son verir
– Sahne korkusu problemine son verir
– Stres ve depresyonu önler
– Kişinin sağ-sol beyin dengesi kurmasını sağlar
– Kişinin daha cesur kararlar almasını sağlar
Daha mutlu ve sağlıklı bir iş hayatı için sevgiyle kalın…