Doğum sadece bebek yapmakla ilgili bir şey değildir. Aynı zamanda kendine güvenen, içindeki güce inanan sağlam, yetkin ve kabiliyetli anneler yapmakla ilgilidir.

Barbara Karz Rothman

Annelik yolculuğu ile Feng Shui’nin ne alakası var? Nedir bu terimin anlamı?

Feng Shui (‘‘feng şui” diye okunur) eski bir Çin felsefesidir. İnsanların çevre ile uyumunu konu alır. Doğa, içinde yaşadığımız fiziksel ortam dahil, gözle görülmez bir enerjiyle –çi, diğer bir değişle yaşam gücüyle – canlıdır fikri Feng Shui’nin temelidir. Bu kitapta Feng Shui kavramı fiziksel ortamın ötesinde bir alanı, zihinsel ve ruhsal ortamınızın ve tüm bunlarla birlikte canlı olan yaşam enerjinizin onurlandırıldığı bir hayatı kapsayacak şekilde genişletilmiştir.

Feng Shui Annesi isimli kitabım, hayatınızdaki üç temel alanda –fiziksel, zihinsel ve ruhsal alanlarda- hareket halindeki enerjiyi nasıl besleyeceğiniz ve nasıl dengeleyeceğiniz konusunda destek sunuyor. Böylelikle doğuma ve anneliğe doğru daha dengeli, daha güçlü, daha sakin bir yolculuk yapmanıza yardımcı olmayı hedefliyor. Ayrıca bu enerjinin dengesi bozulduğunda tekrar dengeyi yakalamak için neler yapacağınızı da öğreneceksiniz. İşte budur Feng Shui Annesi olmak; varoluşunuzun bütün alanlarında akan dengeli ve uyumlu yaşam enerjisine sahip olmanın nasıl bir his olduğunu ve bu enerjiden uzaklaştığında tekrar akışı yakalamayı bilmektir.

Feng Shui Annesi Feng Shui’nin Beş Elementini Nasıl İfade Eder?

Feng Shui felsefesi şu inanca dayanır: Doğanın yaşam enerjisi (çi) her yerde, her şeyde yaşar. Çi fiziksel dünyada su, ağaç, ateş, toprak ve metal yoluyla açığa çıkar. Ancak bu elementlerin hepsinin birbirleriyle etkileşim içinde olması gerekiyor ki, çi’nin bu dünyaya ilk girdiği hali, saf ve mükemmel hali yeniden üretebilsinler. Yeni doğan bebeğin saf ve mükemmel hali gibi.

Çi bu beş element sayesinde döngü oluşturur. Göklerden su yoluyla dünyaya gelir. Su toprağa karışır ve bitkileri (ağaç) doğurur. Sonra ağaç güçlü ateş enerjisini besler ve kül (toprak) haline gelir. Kül madene dönüşür. Maden de göklerdeki suyu çeker ve böylece döngü tekrarlanır.

Feng Shui Annesi yaşamında uyum sağlamak için buna benzer bir döngü içerisinde hareket etmelidir, ama onun döngüsü biraz farklı bir şekilde ifadesini bulacaktır.

Su elementini ifade etmek amacıyla her gün, ihtiyacı olmayan bir eşyayı yaşadığı fiziksel alandan kaldırır (olumlu enerjinin akışını sağlamak için) ve yapılacak bütün işlerini, rahatsız edici düşüncelerini kafasından alır, düzenler ve bir kâğıda döker (veya ekrana). Böylece zihninde akıcılık yaratır. Durgun enerji bulunduran fazlalıkları, gereksiz şeyleri fiziksel, zihinsel bölgelerden kaldırmak spiritüel dünyasının özgürce akmasını, keşfe hazır olmasını sağlar.

Ve her gün duş alır.

Feng Shui Annesi’nin su elementini beslemek onun ağaç elementinin ifade bulmasını destekler. Feng Shui Annesi ağaç elementini, fiziksel ve spiritüel dünyayı birleştiren aktivitelerle her gün bir saat meşgul olmak yoluyla açığa çıkarır. Yoga dersleri alabilir, doğadan özel bir mesaj almak niyetiyle dışarda yürüyüş yapabilir, bahçede çalışarak yeni hayatın gelişmesine destek verebilir ya da dinlenmek için kestirebilir. (Bu, hem spiritüel hem fiziksel bir iş, değil mi? Belki Buda heykelinin yanıbaşında kestirebilir.)

Ağaç elementinin gelişmesi ateş elementinin kendini ifade etmesi için yakıt sağlar. Feng Shui Annesi ateş elementini, yaratıcılığını ortaya çıkaracak işlere (yazmak, resim yapmak, fotoğraf çekmek, kamerayla çekim yapmak, heykel yontmak, ya da pasta süslemek) her gün belli bir zaman ayırarak açığa çıkarır. Ve seksle; seks yapmayı sever, tek başına olsa bile.

Feng Shui Annesi’nin ateş elementiyle açığa çıkardığı enerji toprak elementinin sarsılmaz desteğini hissetmesini sağlar. Toprak elementini de ailesiyle, arkadaşlarıyla vakit geçirerek dışa vurur. Göz temasına, birlikte gülüp kucaklaşmaya özellikle yer verdiği bu hoş anların yanı sıra kendiyle başbaşa kalabileceği anlar da yaratır.

İçindeki bu elementlerin dördünün ahenk içerisinde olmasını sağlayan Feng Shui Annesi beynini uyaran aktiviteler yaparak metal elementinin ifade bulmasını sağlar. Bu tür aktivitelerden -yeni bir konu hakkında okumak, bulmaca çözmek (online da olabilir) – en az birini yapar her gün. Aynı zamanda bedenini ‘‘mutlu beyin’’ besinleriyle besler. Balık (somon) ve ceviz mesela.

Uyum içindeki bu anne olumlu titreşimlerin olduğu sağlıklı ortamlarda yaşamayı alışkanlık haline getirir. İşler sarpa sardığında bile.

Biraz gülümsemek ister misiniz? Kahvenizi alın ve kitabımın başındaki şu komik hikayeyi bir okuyun. 

 

 

Share This