Sevmek için çok şey var.
-Tibet Kabadayı
Anneciğim, okuldan döndüğümde seni görünce çok iyi hissediyorum. En çok yanaklarını seviyorum. Öpülüyor. Yüzünü ve ellerini de çok seviyorum. Ellerin her şeyi tutuyor. Bacaklarını da çok seviyorum. Onlar seni yürütüyor. Omuzlarını ve sırtını da çok seviyorum. Onlarla beni taşıyorsun. Kahkahanı seviyorum çünkü o zaman komik oluyorum. Eğleniyorsun.
Başkalarının tatlılıklarını fark edelim.
-Nazım Soydan
Annem sevginin pek çok şekilde ifade edilebildiğini söylüyor. Başkalarına sevgimizi göstermek için boya kalemlerindeki renkler kadar çok yol olduğunu söylüyor. Bunu düşününce şunları buldum:
Bugün çekmeceden temiz bir bluz alıyorsam, birisi onu benim için sevgiyle yıkadığındandır. Ütülemiş bile olabilirler. Susadığımda buzdolabında süt ya da meyve suyu oluyor, çünkü birileri alışverişe gidecek kadar beni seviyor. Bir arkadaşım telefon ettiğinde annem gelip haber veriyor, bu kadar küçük bir şey bile çok sevecen bir hareket.
Her insan senin öğretmenindir.
-Rüzgar Kaya
Annenin, hayatındaki herkesin çok özel olduğunu sana hiç hatırlatması gerekti mi? Bazen kız kardeşimi hiç sevmiyorum. Keşke hiç doğmasaydı dediğim bile oldu. Sonra bunu dilediğim için gerçekten korktum. Bu senin başına geldi mi hiç? Tam lazım olduğu anda saç fırçamı kırdığında ya da en sevdiğim kalemlerimi aldığında, özel olduğunu hatırlaması biraz güç oluyor.
Annem, her birimizin Tanrı için çok özel olduğunu, bunun da birbirimiz için de özel olduğumuz anlamına geldiğini söylüyor. Kız kardeşim benim için berbat bir resim yaptı, ama bir şekilde çok güzel hissettirdi. Bazen zor günlerimde başka hiç kimsenin başaramayacağı kadar beni güldürüyor. Sevmediğim insanların neyinin özel olduğunu anlaması biraz zor. Ama annem kötüden iyilik, bencilden cömertlik öğrenebileceğimi söylüyor.
Sevgi çepeçevre etrafımızda.
-Fırat Çağlar
Birisini sevmenin ne demek olduğunu biliyor musun? Sevgi açıklanması oldukça zor bir kelime. Anneler, babalar ve diğer yetişkinler bile her zaman açıklayamazlar. Ama çoğumuz hissettiğimiz zaman sevgiyi tanırız. Annen seni bisikletinin arkasına atıp sahilde gezintiye götürdüğünde bu sevgi göstergesi değil midir? Sevgiyi hissettiğimiz başka bir zaman da annemizin veya babamızın geceleri bizi yatırdığı zamandır, özellikle de bir süre yanımızda oturup bizimle sohbet ettiklerinde.
Sevgi bana kendimi sıcak ve güvende hissettirir. Sevgi diğer insanların bana yakın olmak istediklerini anlamama yardımcı olur. Sevgi şefkatli davranılmaktır. Bazen sevgi korktuğumda yanımda olmaktır.
Bazen herkes dışlanabilir.
-Tuna Saygınar
Geçen hafta Kaya, ben hariç yüzme kursundaki herkesi pizza partisine çağırdı. O beni dışlayınca gerçekten çok üzüldüm. Annem “belki de unutmuştur” dedi. Beni unuttun mu diye sorabilirdim, ama korktum. Ya benim gelmemi istemediğini söylerse?
Herkes arada bir dışlanabilir. Annem geçen gün en iyi iki arkadaşlarının onu yürüyüşe çağırmadıklarını söyledi. O da kendisini kötü hissetmiş. Dışlandığımızda neden böyle acı duyarız? Belki de sevilmediğimiz anlamına geldiğini düşünürüz. Ben de Ece’ye bizde kalmasını söylemedim hiç. Ama onu severim. Demek ki bir şeye davet edilmemek o kadar da mesele olmayabilir.
Yumuşak ol,
tıpkı anne kedinin yavrularına olduğu gibi.
-Uzay Yılmaz
Bir yavru kediye ya da bir sarı civcive yumuşakça dokunmak kolaydır. Yeni doğan bir bebeği kucağıma aldığımda da yumuşak olmam kolay. Annem, başka konularda da yumuşak olmayı öğrenebileceğimi söylüyor. İnsanların sorularına yumuşak bir sesle cevap verebilirim. Arkadaşlarım ve ailemle yumuşak bir şekilde konuşabilirim. Akşam yemeğinin hazırlanmasına da nazik bir şekilde yardım edebilirim.
Yumuşak olmak bir şeye dokunma tarzınla sınırlı değildir. Bu bir düşünme, konuşma, hatta dinleme tarzıdır. Tatlı ve sevgi dolu olmaya çalışıyorum demektir. Annem bana karşı yumuşak ve sevecen olduğunda, kendimi özel hissederim. Ben de başkalarına böyle bir sevecenlik gösterebilirim.
Büyümek demek problemlere
daha iyi çözümler bulmak demektir.
-İdil Fıstıkoğlu
Olaylar istediğim gibi olmazsa üzülürüm. Dün okulda kâğıtları benim dağıtıp kontrol etmem gerekiyordu, öğretmen unuttu. Zehra’ya söyledi. Bir an için üzüldüm, sonra öğretmenimle konuştum. Onun yerine bahçedeki sınıftaki bitkileri sulamamı söyledi. Kendime saklayıp surat asmaktansa konuştuğuma memnun oldum.
Annem zor şeyleri daha incelikle ele almam gerektiğini söylüyor. Kendim için üzüldüğümde, duygularıma özen göstermenin ince bir yolunu aramam gerekir. Bu belki öğretmenimle, annemle ya da en iyi arkadaşımla konuşmakla olabilir.
Kahkaha atınca kendimi iyi hissediyorum.
-Çiçek Temiztaş
Erkek kardeşim günde milyonlarca kez beni güldürüyor. Bazen bebek bakıcısı ona kızdığı zaman, arkasından suratını buruşturarak, gülmemem gereken zamanlarda güldürüyor. Genellikle annemi ve babamı da güldürecek kadar komik şeyler yapıyor. Dün akşam yemeğe gelirken bütün giysilerini ters giymişti. Hatta kendisininkileri ters giyemeyeceği için babamın ayakkabılarını bile giymişti. Biz gülmekten bayılırken annem fotoğrafını çekti.
Bunu bana annem öğretti. Kahkaha bize kendimizi iyi hissettirebilir. Her zaman gülebilmek istemez misin? Hey, belki de gülebilirsin. Belki hepimiz gülebiliriz! Bunu yasaklayan bir yasa yok! Öncelikle gülmek istemeliyiz.
Olaylar umut ettiğin gibi gelişmezse,
mızıkçılık yapmadan durabiliyor musun?
-Ali Çimen
Hayat her zaman tam bizim tasarladığımız gibi olmaz. Aslında, annemin sevdiği büyük bir söz var: “Hayat, siz başka şeyler planlarken olanlardır” der. Geçen hafta da bana aynen bu oldu. Öncelikle, Candaş’ı bizde kalmaya çağırmıştım. Son dakikada, iptal etti, çünkü büyükannesi hiç beklenmedik bir şekilde ziyarete gelmiş. Ertesi gün müzik festivali için parka bisikletle gitmeyi planlamıştım. Yağmur yağdı. Hepsi bu değil. Pazar günü Çiçekler bize gelecekti. Gelemediler. Annem bizim adımıza üzüldü, bizi sinemaya götürdü, eğlenceliydi ama hayal kırıklığına uğramıştım.
Olanları kabullenmek çaba ister. Annem kendisinin de bununla mücadele ettiğini söylüyor. Ama gençken bunu başarırsak, büyüyünce hayatlarımız daha kolay olurmuş.
Bırak gözyaşların aksın.
-Demir Ağar
Olanları anlamadığın zaman ağladığın oluyor mu hiç? Benim oluyor. Annem, gözyaşlarının bazen hüzünlü anıları yıkayıp götürdüğünü, kafamızın içini temizlediğini söylüyor. Belki bu ağlamak için iyi bir nedendir. Büyükannem büyükbabamı hatırladıkça ağlıyor. Geçen yıl öldü. Ben de onu özlüyorum.
Mutluluğu ara: Çoğu zaman yakınlardadır.
-Diana Kırıktaş
Seni ne mutlu eder? En sevdiğin şarkıda dans etmek mutlu eder mi? Peki ya çok geç olduğunu düşündüğün bir saatte sinemaya gitmek? Babam bir buket çiçekle sürpriz yaptı mı annem mutlu olur. Arkadaşım Deniz babasıyla bisiklete bindiğinde çok mutlu oluyor.
Hepimiz farklı nedenlerle mutlu oluyoruz. Annem, hayattaki çok basit şeylerin büyük mutluluk getirdiğini söyler. O bunu söyledikten sonra farkına vardığım en basit mutluluk getirici şey, annemim beni kucaklaması, sert elmanın tadı, bizim evin yakınlarındaki suyun üzerinde yağmur çizmelerimle zıplamaktı. Etrafında kolayca mutluluk bulan insanlardan olmak istiyorum.
Nasıl güzel bir yazı…