Hareket kabiliyetimizi kısıtlayan, eklemlerde sebep olduğu ağrılarla yaşam kalitemizi düşüren bir hastalık artrit. Günlük hayatımızı zorlaştıran, çoğunlukla da kronik bir sorun; yani ömür boyu sıkıntı çekmemize yol açabilen bir hastalık.
Vücudun çeşitli yerlerine etki eden neredeyse yüzden fazla artrit çeşidi bulunuyor. Biz genellikle her türüne “romatizma” deyip geçiyoruz. Eklemlere ek olarak bazı artrit formları vücuttaki diğer doku ve organlardaki hastalıklarla ilişki halinde. Artrit artık sadece bir yaşlı hastalığı olmaktan çıkıp çocuk-genç demeden her yaştan insanı etkiler oldu.
Hastalığın en ciddi formlarında yer alan en önemli fiziksel problemse iltihaplanma. Bu durum vücudun problemli bölgede yarattığı şişme, kızarıklık, ağrı ve harekette azalmayla gözlemlenebilir. İltihap, vücudun eklem bölgelerindeki herhangi bir blokaja karşı verdiği bir cevaptır.
Çigong ile tedavisi
Binlerce seneden bu yana Çin’de geleneksel tıp hekimleri hastalarına taiçi ve çigong ile artritten kurtulmanın yollarını öğretiyor. Sadece birkaç haftalık basit bir birlikte çalışma yöntemi ile artrit hastalarının sıkıntıları önemli ölçüde yok oluyor ve günlük yaşantılarına devam edebiliyorlar. Bu hareketleri ve çigongu yaşam tarzı haline getirenlerde ise artritten eser kalmıyor.
Bunlar on-on beş hareketten oluşan bir egzersiz serisi. Bu çalışmalar ile hastalar ağrılarından kurtulmaya ve daha önce yapamadıkları hareketleri yapmaya, yaşam kalitelerini büyük ölçüde artırmaya başlıyorlar.
Amerika ve Avustralya’da romatologlar, iltihabı kurutsun diye artık hastalarına antibiyotik gibi ilaçlar yazmak yerine, başta çigong ve taiçi olmak üzere egzersiz öneriyorlar. Çünkü bu gibi çalışmalarda uygulanan ritmik hareketlerin eklemlerdeki hareketliliği artırdığı rahatlıkla gözlemlenebiliyor. Fizyoterapistlerin görüşü de aynı yönde: hareketlerin filmlerdeki gibi ağır çekim olması hastaları hiç yormuyor ve zorlamıyor.
Bu hareketler eklemlerin her zamankinden daha geniş bir açıda dönebilmesine, esnekleşmesine yardımcı oluyor. Eklemler kadar onları saran kaslar da zamanla güçleniyor. Zira kaslar eklemleri koruma görevini üstleniyor. Hem kasların hem de eklemlerin güçlenmesi hastanın hareket kabiliyetinde artış, ağrılarında ise azalışa neden oluyor.
Hem taiçinin hem de çigongun verdiği iç huzur ve dinginlik, beden-zihin dengesini de sağladığı için, hastalar bu hastalığa asıl neden olan zihinsel problemlerden de kurtulmaya başlıyorlar.
Yine çigongun temel faydalarına göz atacak olursak, iç organların ve omurganın yerine yerleşmesi, çi enerjisinin vücutta bloke olmadan kusursuz şekilde yol alması, meridyenlerin dengeye girmesi artritle alakalı alakasız diğer tüm rahatsızlıkları da komple şifaya ulaştırıyor.
Mucizevi iyileşme
Dizlerinde artrit olan teyzelerimde çigong hareketlerini ilk denediğimde sonucun daha ilk hafta olumlu bir hal alacağını açıkçası ben de ummuyordum. Şimdi bütün teyzelerim, ağabeyim, yengem, komşu teyzeler, hatta doksan yaşındaki anneannem evlerinde diz, bel ve boyun hareketlerini aksatmadan yapıyorlar. O kadar ki, anneanneme “Sen ne yapıyorsun?” dediklerinde, çigong garip bir kelime olduğu için “Çin Duası” yapıyorum diyor.
Yerlerinden kıpırdayamayan pek çok hasta bu sayede kendi başına yataktan kalkabilecek hale geliyor; yürüyebiliyor; günlük ihtiyaçlarını karşılayabiliyorlar. Ağrıları azalıyor, hatta yok oluyor. Kuvvetlenen eklemleri ve kasları ile gün geçtikçe günlük yürüyüşlere çıkmaya, seyahat etmeye, hatta spor yapmaya başlıyorlar. Kimisi bütün bu adımları hızla geçip fabrika ayarlarına geri dönüyor ve doktorlarını da şaşırtıyor.
Çigong nasıl işe yarıyor?
Çigong böbreküstü bezlerinin salgıladığı stres hormonlarını engeller, timüs ve diğer bezleri uyararak bağışıklık faktörlerini harekete geçirir. Timüs bezinde, dalakta, lenf düğümlerinde ve kemik iliğinde sinir lifleri vardır. Çigong doğru hareketler ve zihinde yarattığı dinginlik ile bu sinirler arasında online (çevrimiçi) iletişim sağlar. Çigongun doğal steroit üretimini artırma gibi bir özelliği bulunmaktadır. Bu da özellikle artrit oluşumunu engeller.
Çigongda öğrenilen doğru duruş ve hareket teknikleri ve meditasyon ile eklemler üzerindeki baskıyı kontrol alarak kaslarımızı eğitmeyi öğreniriz. Bacak kasları gevşeyip, alt kısımdaki kan dolaşımı dengeye girdiğinde kalbin yükü de azalır, lenf bezleri daha çok çalışır.
Enerji sarf eden bir mekanizmadan enerji üreten bir mekanizmaya geçiş yaptığınızda, artrit, sıvı kaybı, kireçlenme, kemik erimesi, selüloit gibi sorunlarınızla vedalaşabilir, daha zinde ve enerjik olabilirsiniz. Sürekli kasılan kaslar ve dengesiz eklemler Lock Down sendromuna ve bu da artrit gibi hastalıklara yol açar. Mekanik sistem üzerindeki stres azaldığı zaman ise çi düzene girer ve ağrılarımız yok olur.
Yaşınız ne olursa olsun tüm bu hastalıkların her zaman düzenli çigong ile geriye döndürülme imkânı vardır.
