Tanıştırıldıktan daha birkaç dakika sonra tanıştığım kişinin adını unutuyorum. İşyerindeyken gün boyunca kendime, eve dönerken kuru temizleyiciden elbiselerimi almamı hatırlatıyorum ama ne yapacağımı ancak eve döndüğümde hatırlıyorum. Kendime küçük notlar yazmazsam her şeyi unutuyorum. Bazen o kadar dalgın oluyorum ki, ya yürürken bir duvara çarpıyorum ya da otoyolda çıkışı kaçırıyorum.

Hafıza oldukça karmaşık bir yapıdır. Ciddi hafıza kusurlarına yol açabilen hastalıkları ya da kimyasal dengesizlikleri bir yana bırakırsak geriye şu kalır: Hatırlamakta güçlük çekmek aşırı dolu bir zihnin göstergesi olabilir. Aklınızı meşgul eden çok belirgin bir mesele varsa ya da zihniniz rasgele düşünceler ve kuruntularla doluysa, bu durumda zihniniz aslında boştur!

Dalgınlık genellikle sizin yarattığınız zincirleme bir tepkidir. Dalgın olduğunuzu düşündüğünüzde, kendinizi dalgın olacak şekilde eğitiyorsunuz. Bir şeyi hatırlamakta güçlük çektiğiniz zaman düşündüğünüz ilk şey şu olur: “Ah, ne kadar unutkanım! Hep böyle yapıyorum.” Bir şeyi hatırlamak istediğinizde aslında hatırlayabileceğiniz bir şey olsa bile hatırlamanız zor olacaktır çünkü hatırlamakta güçlük çekme beklentiniz gerçekleşecektir.

Bu, kendi kendini gerçekleştiren kehanettir.

Söz konusu olan düşünceleriniz ise beklenti her şeydir. Bütün etkiler içeriden gelir. Örneğin bir iş görüşmesinde başarılı olamayacağınızı düşünüyorsanız, düşünceleriniz beklentilerinizin gerçekleşmesine katkıda bulunsa da dış faktörlerin etkisini göz ardı etmemek gerekir. Söz konusu olan hafızaysa, uğraştığımız şey düşüncelerdir. Hatırlayamadığınızı düşünmek ve bunun sonunda hatırlayamamak beklentilerinizi gerçekleştirmekten başka bir şey değildir.

Beyninize, istediğiniz şeyi kolaylıkla hatırlayabileceğiniz mesajını gönderin. Hafızanızın mükemmel çalışacağı konusunda olumlu beklentiler içine girerek kendi kendini gerçekleştiren kehanetin lehinize işlemesini sağlayın. Daha sonra, hiç vakit kaybetmeden bu olumlu beklentilerinizi desteklemek üzere hatırlamanızı kolaylaştıracak yöntemlere başvurun; ses kayıt cihazı gibi bir alet kullanabilirsiniz.

Günümüzün telaşlı ve karmaşık dünyasında, yapmamız gereken o kadar çok şey var ki bunları elimizden geldiğince erteliyoruz. Bir e-postayı sadece açıp okumak ve gerekeni yaptıktan sonra çöpe atmaktansa istisnasız hepimiz e-postayı okur, ne yapacağımızı bilemez, ertesi hafta tekrar ilgilenmek üzere bir kenara not alırız; sonra klasördeki yığına bunu da ekler ve bir daha da dönüp bakmayız bile. Tıpkı “Eve giderken kuru temizleyiciden giysilerimi almalıyım” diye düşünüp bu konuda bir şey yapmayıp daha sonra da unutmamız gibi. Yapmamız gerekenleri doğru zamanda yapmıyoruz ve bu, beyne sahte alarm mesajı gönderiyor. Bu durum yıllarca tekrar ettikten sonra bir şeyi yapmayı ne kadar çok istesek de beynimiz bunları sahte alarm olarak algılıyor.

Hemen beyninizi yeniden eğitin. Bir ses kayıt cihazı alın. Küçük bir defter de işe yarar ama ses kayıt cihazları daha kullanışlıdır. Gün boyunca aklınızdan geçen bütün önemli düşünceleri bu alete kaydedin. Ama bunları sadece kaydetmekle kalmamalı, yapana kadar dinlemelisiniz. Beyninize, bundan sonra size yollayacağı değerli mesajları takip edeceğiniz mesajını verin.

Dinlemeyi bir sanat haline getirin. Gereksiz şeylerle doldurulmuş, aceleci bir zihin sık sık temizlenmelidir. Kendi kendini gerçekleştiren kehaneti lehinize kullanmanın bir başka yolu da zihninizi sakinleştirebilmeyi öğrenmektir. Olumsuz düşünceleri bir yana bırakın ve bunların yerini huzurun almasını sağlayın. İnsan zihni sakinken daha verimli çalışır. Dolayısıyla, kapasitenizi güçlendirecek bu teknikler zihninizin sakinleşmesinde harikalar yaratacaktır. Zihninizi olumsuz düşüncelerden arındırarak dalgınlıktan kurtulabilirsiniz. Dinlenmek farklı insanlar için farklı anlamlara gelir. Meditasyon, hayal kurmak, yoga, uzak mesafe koşuları ya da diğer ruhsal ve fiziksel etkinliklerden hangisi size uyuyorsa onu yapın.

Anında Analiz, David Lieberman

Share This