Yaşadığımız deneyimlerden ders almış mıyız diye yaşam bizi sürekli sınıyor. Olaylar karşısında bu sefer  nasıl davrandığımızı öğrenmemiz için benzer deneyimleri gönderiyor.
 
Bir bakıyorsunuz hoşlandığınız erkeklerin ve kadınların temel özellikleri birbirine çok benziyor. Bazen yine mi aynısı diyesiniz geliyor. Sonra, burda öğrenmem gereken ne, diye kendinize sormaya başlıyorsunuz. Sorduğunuzda inanın ceveplar kendiliğinden gelmeye başlıyor.
 
Ben kendime sorduğumda bu soruyu cevabı çok net aldım: Bu sefer kendini ifade etmek, ne istediğini bilmek ve istemediğin bir şeye de kocaman bir ”HAYIR” diyebilmek.

Bunu yapabildiğinizi gördüğünüzde, kendinize inancınız ve güveniniz o kadar artıyor ki… Eminim ki artık aynı tip insanları hayatıma çekmeyeceğim.

Söylediğim bu hayır, benim istediğim güzel bir ilişkiye evet dememe çok yaklaştığımın bir göstergesi.
 
İşimde de farkettiğim bir dinamik oldu… Benim yanımda beraber çalıştıgım iş arkadaşım, tam karşımızda  şefimin odası, onun yanında da patronumuzun odası yer alıyor. Bazen ortam oldukça stresli olmaya başlıyor.Kendime yine aynı soruyu sordum: Öğrenmem gereken ne?

Farkettimki ailemin tam ortasına düşmüşüm.

Patronum tıpkı babam gibi davranıyor. Sürekli bağıran, hep haklı, dediğim dedik bir tip.

Yanımdaki arkadaşım ikizkardeşim. Oldukça öfkeli ve suçlayıcı.

Şefim de ablam. Oldukça metaryelist, etiketlere ve mevkiye çok önem veriyor, tam bir amazon kadını.

Bunu farkettiğim an o kadar şaşırdım ki… Evrenin şakası galiba bu bana diye düşündüm. Ne öğrenmem gerekiyordu onlardan.

Onlarla uzlaştığımda ailemle uzlaşacaktım büyük ihtimalle.

Bu arada, çok entresan bir şey oldu… İşe ilk başladığımda ikizkardeşime benzettiğim arkadaşım kendinin işten çıkartılacağı korkusuyla bana oldukça tepkili davranmaya başladı. Bu durum bir süre devam etti.

Taa ki ben onun ikizkardeşime benzediğini farkedene kadar…. Onu  o haliyle kabul ettğimde ve onunla açık iletişime geçtiğimde herşey kendiliğinden düzelmeye başladı.

Şefimle de aynı durumu yaşadım…

Fakat patronum üzerinde hala çalışıyorum. Onu bütün egosuyla kabul etmekte zorlanıyorum.

Zaten ailemde de şu an ikizkardeşim ve ablamla ilişkim iyi, ama babamla aramda hala çözülmemiş şeyler var.

Seçtiğim erkeklere baktığımda da babamı andıran özellikler görüyorum…

Artık bütün korkuma rağmen babamla yüzleşme zamanı galiba… Aynı deneyimleri hayatıma çekmemek , özgürleşmek ve sevgi dolu bir hayat yaratmak için….

Zaten, aynı dinamiği iş hayatımda da yaşamam hiç de tesadüf değil. Hayat beni her yerden sıkıştırıyor ve:

”Babanı oldugu gibi kabul et, affet ve özgürleş!” diyor sanki.

.
 

 

Share This