Sanata meraklı olmamı Boğa burcu olmama bağlıyor genelde çevremdekiler. Ama ben geçmişi, bugünü ve geleceği resimleyebilen, besteleyebilen, şarkılara dökebilen, bu uğurda taşları oyup, şekillendirebilen, film karelerine sığdırabilen, tiyatro sahnelerinde sergileyebilen ya da herhangi bir yerden sanata dahil olan insanları ve onların eserlerini bilmek, öğrenmek, hissetmek istiyorum hepsi bu. Bu bana o kadar büyük bir keyif veriyor ki… Sanırım bir boğa burcu olmasam da yine bu olaylar zincirini merak ederdim ve bu yöndeki meraklı davranışları kesinlikle destekliyorum.
Bence sanatla bir tarafından ilgilenen insanlar daha sağduyulu, iletişimi kuvvetli, daha hümanist ve yaratıcı oluyorlar. (Yanlış anlaşılmasın, “ben böyleyim” demek istemiyorum.) Farklı buluyorum bu insanları, genellikle, hayatta hiç tanışmadıkları, tanışamayacakları insanların eserlerini anlamaya çalışmak, bu yönde emek sarfetmek, bence olağanüstü bir saygı gösterisi örneği. Klasik bir tepkiyle “banane, yapmışsa yapmış.” denilebilir ama zor olanı seçip, sanatı anlamak için çaba göstermek, önce sanata ve sanatçıya, sonra insanın kendine saygısıdır diye düşünüyorum.
Özellikle son zamanlarda insanlar hep mutsuz, kızgın, yorgun, stresli. Bunun içindir ki, birbirinden farklı meditasyon türleri çok yaygınlaştı. Bunlar tabiiki çok faydalıdır, en azından insanı iç dünyasını gözden geçirmeye teşvik etmesi bakımından, çok yanında olduğum bir eylemdir. Ama bunlara alternatif olarak, sanata da biraz daha fazla yer ayırırsak eminim ki dünya çok daha keyifle yaşanacak bir yer olacak. Hem bizim hem de çevremizdekiler için.
Şunu özellikle belirtmek istedim ki, gerçek sanatçılarla kendilerine sanatçı süsü verenleri kesinlikle birbirinden ayırarak yazdım tüm bunları. Sanatın kalitesine bir şekilde zarar veren herkes, kesinlikle bu yazıma dahil değildir.
Sanata bir yerinden dahil olmanızı diliyorum.
