Zaman veda mevsimi.
 
Ben her yaz veda ederim. Rüzgârı ayrılık, rotası hayal, pusulası özlem olan yelkenlinin kaptanı olurum. Rıhtımda kalanların kanayan yarası, ıssız koylarda bekleyenlerin cerrahı olurum.
 
Hasret ve vuslatta hazana ermeden sararır yüzüm.
 
Her yaz, gönülden gönüle uzanan; üzerine köprü kurulmamış yollardan birinin daha sonuna gelirim. Sade, bahara veda etmekle kalmam, başlangıcı olmayan aşklara; temeli atılmamış dostluklara, arkadaşlıklara da veda ederim.
 
Dört kelime dilimde pelesenk olur:
Hoşça kal.
Allahaısmarladık.
Elveda.
Kendine iyi bak.
 
Bazen bir veda busesi ile teselli bulur yüreğim, bazen sağanak olmuş gözyaşları ile hüzünlenir gönlüm. Zordur, yağan yağmurda beraber ıslandıklarına veda etmek. Zordur, valizinde naftalinli eşyalarınla birlikte anıları taşımak.
 
Belki de her veda, hayata başlangıcın yeni bir merhabasıdır. Belki de her veda, sinemize saplanan bir oktur; dermanı gizli kentlerde, keşfedilmemiş coğrafyalarda aranan.
 
Kim bilir, bir gün iskelesiz bir limana demirlerim ya da kürkçü dükkanına dönerim.
 
Zaman veda mevsimi.
Gökler ağlıyorken veda etme zamanı.
Hoşçakal…

Share This