ÖFKE Çoğu insanın doğru ve etkili bir şekilde ifade etmekte sorun yaşadığı bir duygudur. Çigong ve GÇT öfke kategorisine şu türevleri de dahil eder: kırgınlık, hiddet, kıskançlık, hüsran ve stres. Dikbaşlılık ve aşırı eleştiri de bununla yakından bağlantılıdır.
Öfke ve Türevlerinin Değerli Mesajları
Öfke kendimiz veya önem verdiğimiz insanlar bağlamında istenmeyen bir durum veya etkileşime verilen doğal bir tepkidir. O ayrıca dünyadaki diğer insanlara veya gruplara yönelik adaletsizliğe verilen doğal bir tepki de olabilir. Eğer bedenimizi öfkeye alıştırırsak giderek güçlü bir tedirginlik veya rahatsızlık hissine yol açar. Öfkemizi ifade edene, ona neden olan koşullar değişene veya onu alevlendiren kişi veya kişileri bağışlayana dek kendimizi dengesiz hissederiz.
Maalesef, pek çok insan öfkesiyle veya bedeninin verdiği sinyalle temas halinde değildir. Onlara öfkelerini açığa vurmanın yanlış ve zararlı olduğu öğretilmiştir. Bundan utanırlar ve korkarlar. Bunun için de öfkelerini görmezden gelir, inkâr eder veya bastırırlar. Daha önce de söylediğimiz gibi, öfke kendiliğinden kaybolmaz; sadece işlevini gizlice sürdürür ve fiziksel ve duygusal halimizi olumsuz etkiler, bozar.
Öte yandan, öfkemizi veya hiddetimizi karşımızdaki kişiye sözel veya fiziksel saldırıda bulunarak ifade etmek genellikle her şeyi daha kötüleştirir: her iki tarafın da birbirine daha çok karşı olmasına yol açar. Tatsız bir sözel saldırı bir ilişkiyi ilelebet bitirebilir. Şiddetli bir fiziksel saldırı ciddi hasara, hatta ölüme yol açabilir.
Öfke ve Türevleriyle Baş Etmenin Sağlıklı Yolları
İlk önce, kendimize öfkemizi hissetmemiz için izin vermemiz gerek. Eğer bu sizin için bir sorunsa, bunu değiştirmek için bilinçli bir seçim yapın. Kendinize ve başkalarına zarar vermeden öfkenizi hissetmeyi öğrenebileceğinizi söyleyin kendinize. Bir sonraki bölümde anlatılacak olan Şifalı Sesler çalışmasını günde bir veya iki kez yapın. Sıra öfkeye geldiği zaman öfke sesini on iki veya daha çok kez tekrarlayın. İçsel Gülümseme egzersizini günde bir veya iki kez tekrarlayın. Bir Duyguyu Serbest Bırakmak egzersizini haftada birkaç kez tekrarlayın.
Öfkenizi hissedebildiğiniz zaman, onu etkili olacağından veya gerektiğinden daha sık ve daha hararetli ifade ettiğinizi görebilirsiniz. Paniğe kapılmayın! Onu bir şekilde ifade edebilmek ilerlemenin bir işaretidir. Onun için bundan sonra öfkenizi –ilgili herkesin iyiliği için-şefkatli bir şekilde ifade etme üstünde çalışın. Lao Tzu’nun söylediği gibi, “İncinmeyi iyiliğin gücüyle karşılayın.”1 Bu geliştirebileceğiniz ve bileyebileceğiniz bir sanattır. Diğer kişi veya kişileri kötülemeden isteklerimizi sakince ifade etmek anlamına gelir. Gergin bir duruma iyi niyetle yaklaşmak bir anda onu değiştirir ve iki tarafın da kazandığı bir çözüm bulunur.
İşte hafif veya ara sıra hissedilen öfkenin bu şekilde ifade edilmesinin bir örneği. Diyelim ki sevgiliniz doğum gününüzü unuttu ve bu da sizi üzdü. Sakin bir sesle ona kızdığınızı ve bu kızgınlığınızın nedenini açıklayın. “Ben” zamirini kullanın. Mesela: “Doğum günümü önemsemediğin zaman kırılıyorum ve kızıyorum. Ben yaş gününde her zaman sana bir hediye alıyorum ve seni dışarıda akşam yemeğine götürüyorum. Doğum günümü kutlaman benim için önemli.” Şimdi iyi niyetinizi ve ilginizi ifade edin: “Seni gerçekten seviyorum ve birbirimize daha yakın ve daha mutlu olmak istiyorum.”
Eğer kızgınlığın sakin ve yüz yüze ifade edilmesi karşı tarafın savunmaya geçmesine veya hiddetlenmesine yol açıyorsa, ona bir mektup yazmayı deneyin. Yine öfkenizin nedenini “ben” zamirini kullanarak ve ilişkinizi düzelme isteğinizi içtenlikle ifade ederek sakince belirtin.
Eğer her iki yaklaşım da işe yaramazsa veya durum herhangi bir şekilde yüzleşmeye izin vermezse, yine de mektubu yazın. Sonra onu hissederek yüksek sesle okuyun ve yakın. Karşınızdaki kişi mesajınızı güçlü bir şekilde alacaktır, hatta davranışını bile değiştirebilir. En azından, öfkenizi ifade ettiğiniz için kendinizi daha iyi hissedersiniz.
Ancak bütün çabamıza rağmen daha iyi hale getiremediğimiz tatsız işler ve ilişkiler olduğunu da unutmayın. Bu durumda öfkemizi serbest bırakmanın tek yolu, iyi niyetle ve bağışlayarak terk etmektir.
Kronik öfke profesyonel yardım almayı gerektiren derinlerdeki bir duygusal sorundur. Genellikle bu, alkol veya uyuşturucu bağımlısı olabilen hiddetli bir ebeveynin duygusal veya fiziksel taciziyle bağlantılıdır. Becerikli bir terapist veya danışman bu sorunu yaşayan kişiyle çalışarak onun öfkesini anlamasına ve serbest bırakmasına yardım edebilir.
Kıskançlık da öfke kategorisinde sorun yaratan bir diğer duygudur. Eğer hayatın anlamlı bir alanında bir eksiğimiz varsa, bu alanda bolluk içinde olan insanları kıskanmak kolaydır. Fakat iyi talihlerine gücenmektense onlardan ilham alabiliriz. Eğer başkalarını kıskanıyorsanız, sevgi dolu bir eş, tatminkâr bir iş, bol kazanç veya imrendiğiniz başka herhangi bir şeyi çekmek için ne yaptıklarını bulun veya analiz edin. Bilinçli olarak size istediklerinizi verecek ipuçlarına bakın. Kıskançlığa odaklanmak iyi talihinizin önünü kesecektir. Bunun yerine, bu isteğinizin gerçekleşmesinin vereceği sevinci hayal edin ve hissedin. Size istediğiniz şeyi çekecek olan olumlu enerjiyi yaratın.
Zamanlamanın hayatımızdaki olaylarda çok önemli bir faktör olduğunu aklınızda tutun. Belli bir arzunun, onu ahenk ve dengeyle kotarmaya hazır olmadığımız için gerçekleşmemesi mümkündür. Mesela, piyango kazanan pek çok kişinin paralarını çarçur ettiği ve kaybettiği söylenir.
Her ilişki veya mülk eğer gelişecekse, zaman ve dikkat gerektirir. Onun için hayatınızda bir eş, yeni bir iş, daha büyük bir ev veya istediğiniz başka bir şey için yer açtığınızdan emin olun.
Ancak aşırı maddi şeylere sahip olmanın chi enerjinizi ve zamanınızı tüketebileceğinin farkında olun. Sahip olduğunuz her şeyin –giysilerinizin, ev eşyalarınızın, elektronik aletlerinizin veya arabalarınızın- korunması ve onarılması gerekir. Çok daha basit bir çağ olan on dokuzuncu yüzyılda şair William Wordsworth şöyle bir gözlemde bulunmuştur: “Çok daldık dünyaya. Alarak ve harcayarak tüketiyoruz güçlerimizi. Doğada pek az şey görüyoruz bizim olan.” Bu karmaşık elektronik çağımız için ne kadar da doğru!
Bir eşin veya sevgilinin sadakatine güvenmeden, şüphe içinde onu kıskanmak da yine uzman bir terapisti veya danışmanı gerektiren derinlere yerleşmiş bir sorundur. Bu çocuklukta ihmalkâr bir ebeveyn tarafından terk edilme korkusuyla bağlantılı olabilir.
Bağışlamak Çok Önemlidir
İyi insanlar henüz iyi olmayanlara öğretirler;
Daha az iyi olanda iyinin potansiyeli vardır.
Tao Te Ching2
Öfkemizi tamamen sağaltmak için, kendimiz de dahil olmak üzere, ilgili bütün tarafları bağışlamalıyız. Bu kolay iş değildir ama zihin huzurumuz için çok önemlidir. Duygusal yükümüzü hafifletenlerimiz de dahil olmak üzere hiç birimizin mükemmel olmadığını unutmayın. Bazılarından daha gelişmiş olabiliriz ama bizden ileri olan çok insan da vardır. Bizi incittiğini hissettiklerimiz bizden daha genç Ruhlar olabilir. Büyük ihtimalle, bizler de hayatımızda daha önce benzer (veya daha kötü) hatalar yapmışızdır.
Bağışlayıcılığımız karşımızdaki kişiler için kuvvetli bir derstir. Bu bir düşmanı bir hayrana çevirebilir. Ayrıca bir çatışmada oynamış olabileceğimiz herhangi bir rol için de kendimizi bağışlamalıyız. Tamamen bencil bir açıdan sağlığımıza ve iç huzurumuza zarar veren bu zehirli öfkeyi serbest bırakmak için bağışlamamız gerekir.