Ruhsal enerjinizi dışarıdaki herhangi bir şeye yönlendirirsiniz,

ardından düşünce doğar. Size ilk değer katan, sizi görünür kılan,

sizinle düşünceniz arasındaki ilişkidir.

Ralph Waldo Emerson

Zihnimiz ne kadar berrak? Profilimize iliştirdiğimiz, güzel duygular içeren fotoğraflar ya da kendimize seçtiğimiz isimler, pürü pak olmadığımız sürece pek işe yaramaz. Sadece, paketi güzel süslenmiş, ama içinde kocaman bir karanlık olan kutuya dönüşürüz.  Çünkü bizler, düşünen ve hisseden varlıklarız. Hissetmeye başladığımız an titreşmeye, titreşmeye başladığımız ansa aynı frekansları kendimize çekmeye başlarız. Buda’nın da dediği gibi: “Biz ne düşünürsek oyuz. Biz neysek o düşüncelerimizle ortaya çıkar. Düşüncelerimizle Dünya’yı oluştururuz.” İçinde bulunduğumuz, yaşadığımız hayat tümüyle bizim sorumluluğumuzdadır. Niyetler, sonuçlarıyla var olur. Evren (yaratıcı), kulaklarını size asla tıkamaz, ağzınızdan çıkan her sözü, her duayı, her niyeti cevaplar. Şimdi bir es verin; dilediklerinize ve yaşantınıza bakın, en doğru bilgiyi, kendi yaşam deneyimlerinizden elde edersiniz (Ester ve Jerry Hicks). Dilediğim hayatın yakınlarında bile değilim diyenleriniz olabilir; demek ki istediğiniz durumun titreşimine uygun düşen bir frekansta değilsiniz. İçinde bulunduğunuz titreşim, size kendine özgü bir dünya kurmuş. Unutmayın, bizler yaratıcıyız, her an kendi gerçekliğimizi yaratıyoruz. Peki nasıl?

SAYFA-BOLUMU

Odağımız çok önemlidir, bundan da önemlisi yaratmak istediğimiz dünyanın frekansında salınmaktır. Her duyumuzla, arzu ettiğimiz durumu yarattığımızda zaten o anın titreşimini yaymaya başlarız. Bundan sonra yapmamız gereken bu alan içerisinde nefes alıp vermeye devam etmektir. Çekim yasası ustalarının hep söyledikleri gibi, önce OLUN! O titreşim halinin sahip olmaya dair size açtığı kapılardan geçin ve niyetiniz, tüm gerçekliği ile karşınızda belirene kadar adım adım yürüyün. Elbette bu bizi kıran, üzen, yoran düşünceleri hasıraltı edeceğimiz bir yol değildir. Ancak, bu düşüncelerin ve duyguların, egemenliğine giriyor musunuz, bunun ayrımına varmak gerekiyor. Bir sonraki gerçeğimizi şimdide yarattığımızı aklımızdan hiç çıkarmamalıyız. Yaşadığınız, olumsuz, enerjinizi tüketen duyguları, olayları ve kişileri kabul ederek, farkında olarak yaşayın; bunlardan edindiğiniz deneyimlere kazanım gözüyle bakıp gerisini hayatın akışına bırakın. Bu süreçte başvurabileceğimiz temel araçlar şunlardır: niyetimiz, hayal gücümüz (sahip olmadan olma hali), olumlu duygularımız (yaşadığımız anlardan keyif almak, eğlenmek), odağımız (yarattığımız alanda nefes alıp vermeye devam edişimiz) ve işaretlerimiz. İşaretler evrenle aramızda, eşzamanlılık adı altında oynadığımız oyundur. Minik bir dokunuş, kendimizi anlamak adına atılmış bir adım bizi doğru yola sokmak için gerçekleştirilen ilahi yönlendirmelerdir. Bunlar bizi yapmamız gerektiğini düşündüğümüz şeylere değil hissettiklerimize doğru yönlendiren desteklerdir. İşaretler hareket içeriklidir; eylem ister, bunun için de cesaret. Ama inanın, o cesareti bir kez harekete geçirdiğinizde, cesaretiniz sihirli bir değneğe dönüşür; tüm yapraklarınız teker teker açar, içinizdeki ışık parlar.

SAYFA-BOLUMU

Yaşanmış hikâyelerden alıntılar yapmayı pek severim, işte onlardan biri: Walt Disney, zihninde tasarladığı park için boş alan aramaktadır. Bir gün birkaç emlakçi ve danışman ile birlikte bir tarlaya bakarlar. Maliyet, elverişlilik, vergiler, inşaat izinleri vs. açısından acaba burası doğru yer midir?  Disney orada sessiz, sakin durmaktadır. Gruptan biri son kez sigarasını yakar ve izmariti toprağa atıp üzerine basar. Disney eğilir, izmariti yerden alır. “Parkın girişine sigarınızı atmayın lütfen ” diye son derece nazikçe çıkışır adama. Birkaç ay sonra, parkın giriş kapısı tam da o noktaya inşa edilmiştir.

 

Bu hafta nasıl bir dünya yarattığınızı gözlemlemeye var mısınız? Telefonunuzu alıp rastgele belirleyeceğiniz 10 zaman dilimine alarm kurun ve bunu 1 hafta boyunca her gün tekrarlayın. Alarm çaldığı sırada neler düşündüğünüzü, nelere odaklandığınızı not alın. Bu sayede hayatınıza dair bir harita çıkarabilir, değişmesi gereken düşüncelerinizi fark edebilirsiniz.

 

Yaşamın kanatlarını açarak uçmaya hazır mısınız?

-Kesinlikle evet!

 

 

Bir ormanda yol ikiye ayrıldı ve ben,

Az geçilmiş yolu seçtim,

İşte, tüm farkı, bu yarattı.

Robert Frost

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynaklar:

 

–          Ask and  It is Given – Ester ve Jerry Hicks

–          Ruhun Pusulası – Lynn A. Robinson

–          7 Adımda Ruhsal Zekâ – Richard A. Bowell

–          Nine Ways – Darel Rutherford

–          Evren

 

<div class="social4i" style="height:82px;"> <div class="social4in" style="height:82px;float: left;"> <div class="socialicons s4twitter" style="float:left;margin-right: 10px;padding-bottom:7px"><a href="https://twitter.com/share" data-url="https://dergi.kuraldisi.com/niyetler-sonuclariyla-varolur/" data-counturl="https://dergi.kuraldisi.com/niyetler-sonuclariyla-varolur/" data-text="Niyetler Sonuçlarıyla Varolur" class="twitter-share-button" data-count="vertical" data-via=""></a></div> <div class="socialicons s4fblike" style="float:left;margin-right: 10px;"> <div class="fb-like" data-href="https://dergi.kuraldisi.com/niyetler-sonuclariyla-varolur/" data-send="true" data-layout="box_count" data-width="55" data-height="62" data-show-faces="false"></div> </div> </div> <div style="clear:both"></div> </div> <span class="et_social_bottom_trigger"></span>
Share This