Bu kitap, yalnızca bir kişinin bile ilk uyuşturucu “ikramına” “HAYIR!” demesini sağlarsa amacına ulaşmış olacaktır.
Eğer herhangi bir uyuşturucuyla bir süredir flört ediyorsanız (henüz bağımlı hale gelmemiş olsanız bile), Adsız Narkotikler’in toplantılarına mutlaka katılın. Orada sizin geleceğinizi yaşamış olan birçok güzel insanla tanışacaksınız. Ve geleceğinizi kendinizin yönlendirdiğinizi göreceksiniz. Farklı bir “gelecek” seçimi yapmak “ŞİMDİ” elinizde.
Uyuşturucu batağının en dibinde bile olsanız, birçok hastane ve cezaevi deneyimleriniz bile olsa… hâlâ yaşıyorsunuz! Yalnızca ölüm farklı bir gelecek seçimini imkânsız kılar.
Eroini on iki yıl önce bırakmış olan Füraye’nin söylediklerine kulak verin:
“Eroini çok kez bırakmaya çalışmıştım ama her defasında geri dönmüştüm. Eroin yüzünden ailemden kalan büyük bir mirası tükettim. Cezaevine düştüm, hastanelerde defalarca tedavi gördüm. Hiçbiri beni eroinden koparamadı. Çünkü maddenin benden güçlü olduğuna inanıyordum. On iki yıl önce ilk kez yaşamımın sorumluluğunun bana ait olduğu gerçeğiyle yüzleştim. Bir anda karar verdim: Ben maddeden daha güçlüydüm. Maddeye gücü veren bendim. Düşüncemi değiştirdim… Karar verdim… İSTEDİM… BIRAKTIM. Hastanesiz, ilaçsız, yardımsız. Başarı tümüyle bana ait.”
Daha önce çok kez kaymış olabilirsiniz ama bu kez başarabilirsiniz. Çünkü siz de Füraye gibi maddeden daha güçlüsünüz. Yeter ki bunu bilin!
Düşünce maddeye hükmeder. Düşünce maddeden güçlüdür.
Düşüncenizi değiştirin!
Karar verin!
İsteyin!
Bırakın!
Füraye gibi; Türkiye’de ve dünyada eroini ve diğer uyuşturucuları bırakmış binlerce insan gibi.
Bu yaşam sizin yaşamınız, eroin tacirlerinin değil. Bu dünyaya eroin tacirlerinin servetlerine servet katmak için gelmediniz. Bu dünyaya, özgün ve eşsiz bir varlık olarak, içinizdeki potansiyeli, içinizdeki zenginliği ifade etmek, yaratmak, üretmek, doyumlu olmak, yaşamın hazzını deneyimlemek için geldiniz. Yaşamın hazzı öylesine yüksek, öylesine sınırsız ki! Bu hazzı yaşamak için kendinize izin verin.
Bedenin her hücresinin yaşamın ritmiyle dans ettiği, ruhun yüksek titreşimlerinin dalga dalga yayıldığı yaşam sevincini, özgürlüğün hazzını yaşamak sizin de hakkınız.
Özgürlüğe bir düşünce kadar yakınsınız. Düşüncenizi değiştirin, hayatınız değişsin!
SİZ MADDEDEN DAHA GÜÇ-LÜ-SÜ-NÜZ!
Adsız Narkotikler’in 1989’da yaptığı araştırmaya göre, bağımlıların yüzde altmış dördü erkek, yüzde otuz altısı kadın.
Yüzde on biri yirmi yaşın altında.
Yüzde otuz yedisi yirmi otuz yaş arası.
Yüzde kırk sekizi otuz kırk beş yaş arası.
Yüzde dördü kırk beş yaş üzerinde.
Bugün yetmiş yedi ülkede yirmi bir binin üzerinde Adsız Narkotik toplantısı yapılmaktadır. Siz, “önemli” kurum ve kişiler, Adsız Narkotikler devletten ya da sizden yardım beklemiyor. Zaten maddi bağış onların ilkelerine aykırı. Cezaevi kapılarını açın, mahkemede suçlu bulduğunuz bağımlıları Adsız Narkotikler’e gönderin yeter. Değişik ülkelerde cezaevlerinde yapılan Adsız Narkotik toplantıları sonucunda maddeden kurtulmuş o kadar çok insan var ki!.. Sorunu hapis değil, eğitim ve iyileştirme çözüyor.
Adsız Narkotik iyileşmekte olan bağımlılar için toplum tabanlı, kar amacı gütmeyen, uluslararası bir organizasyondur ve 116’nın üzerinde ülkede çalışmaktadır.
Adsız Narkotik (NA) toplantıları 1993 yılından beri Türkiye’nin değişik illerinde yapılmaktadır.
NA toplantıları her hafta aynı saat ve yerde, genellikle bir kamu tesisinde düzenli olarak yapılır. Genel halka açık ve halka kapalı (sadece bağımlılar için) olmak üzere iki ana toplantı türü vardır.
Ayrıca Skype üzerinden online toplantılar da yapılmaktadır. Bilgi için: http://www.na-turkiye.org/
Nil Gün
Not: Bu kitap Radikal Gazetesi’nde 1997 yılında dizi olarak yayınlanmıştır. Karmaşık Tiyatro tarafından oyuna dönüştürülerek “Çalıntı Düşler” ismi ile Türkiye’nin değişik illerinde sahneye konmuştur.