isaretler-i

Başlığı atınca fark ettim tam film ismi gibi oldu. Şimdi spiritüel bir yazı yazıyorum ya; seni dakikalarca yolda bekleten kazanın seni ilerde daha büyük bir kazadan koruduğu gibi şeylerden bahsetmek gerekirdi belki de; ama son zamanlarda beni benden alan işaretlerden bahsetmek istiyorum bu kez. İşitme engellilerin kullandıkları dili oluşturan işaretlerden, işaret dili işaretlerinden. İçerikte sizi biraz şaşırtmam gerekecek mi bilmiyorum ama bahsedeceğim işaretlerin çoğunu ilk duyduğumda çok şaşırmıştım.

Sizi hiç uyurken karabasanlar bastığı oldu mu? Ya da bugün susma günü ilan ediyorum deyip bütün gün sesinizi hiç kullanmadan iletişim kurmaya çalıştığınız? Deneyin çok farklı hissedeceksiniz. Söylemek istediğim kesinlikle eksik hissetmek değil. O yüzden yazının başında belirtmek isterim ki bu bir ajitasyon yazısı değil. Kimsenin bizim vicdanımıza da ihtiyacı yok. Fiziksel engeli olan herhangi biriyle biraz vakit geçirdiğinizde ilk farkedeceğiniz şey sizinle iletişimin sonuna kadar tadını çıkarıyor oluşudur. Duyan konuşan birinin belki de çok umursamadığı bir farkındalık iletişimin keyfine varmak.

Birkaç aydır işaret dili dersleri alıyorum ve işitme engellilerin kullandığı dil ile kültürel bilinçaltımızın bu dile yansımalarıyla ilgili gördüklerimden bahsetmek istiyorum. Enteresan olan şu ki anlatacağım şeyler herhangi bir fiziksel engelliden çok, engeli olmadığını düşünenleri ilgilendiriyor. İşitme engelli olmak engelli kategorisindeki en sosyal kesime mensup olmak demek; yani arkadaşlarınızı görebiliyorsunuz, onlarla sokakta yürüyebiliyorsunuz ve sinemaya gidip altyazılı filmler izleyebiliyorsunuz. Hatta sessiz sinema oyununda duyan, konuşan birine şapka çıkarttırabilirler belirteyim.

Her ülkenin işaret dili farklı; tıpkı konuştuğu dilin farklı olması gibi. Toplumsal inançlarımızın bir kısmının konuşma diline yansımalarını biliyordum da, işaret dilini kullanmaya başladıkça işaretlerin neredeyse tamamı kültürel bilinçaltımızı oluşturuyormuş bunu da öğrenmiş oldum.

isaretler-iiii

Mesela gözlerinizi kapatın ve kurt işaretini elinizle nasıl yaparsınız bir düşünün. Evet herkesin aklına gelen siyasal simge kurt işareti. Peki ayının işareti ne desem? Kullanmak bile istemezsiniz, çünkü işaret tef çalmak. Tahmin edeceğiniz üzere ayıları zorla eğitip tef çalmak suretiyle sokak sokak gezdirmekten geliyor bu işaret. Öğretmen işaretinin kızgın bir işaret parmağı sallayışı ya da disiplinin kulak çekmeyle ifade edilmesi de benzer örneklerden.

Bazı işaretleri kullanmak yerine dilinizi geliştirip öğretmeni öğretmek ve kişi kelimesiyle anlatmayı tercih edebiliyorsunuz; ya da ayı kelimesini tek tek harflerle yazmak istiyorsunuz.

Borç kelimesini ellerinizi gırtlağa götürerek anlatırken, parayla ilgili birçok kelimeyi de zor kelimesinde yaptığınız işarete benzer yapıyorsunuz. Bu durumun toplumsal olarak paraya bakış açımızın neresinde olduğu ortada.

Şimdi vereceğim örneği etimolojik, semantik ve daha birçok açıdan inceledik biz sebebini bulamadık; bulan olursa lütfen beri gelsin. Davar, koyun ve müsteşar kelimelerinin anlamları aynı. Komik, evet, ama neden hiçbir fikrim yok. Tabii ki bazı kelimeler birbirini çağrıştırıyor ve bunun altında herhangi bir şey aramıyorsunuz tilki ile kurnaz kelimesinin aynı işaretle gösterilmesi gibi. Müslüman ve namuslu kelimelerinin de aynı işaretle gösterildiğini belirtmek isterim. Bu konu için başka bir yazı yazmak gerekiyor olabilir.

Bazılarımız bunu duyduğuna çok sevinebilir: Beşiktaş semti veya takımı ile kral ve delikanlı kelimelerinin işaretleri aynı. Duyduğunuzda içinizi ısıtan işaretlerden bir diğeri de şu: Atatürk derken işaret parmağınızı gözünüze doğru götürüyorsunuz; sanki gözümün nuru der gibi; devlet kelimesinin de işareti Atatürk ile aynı.

Düşünün ilk alfabeniz işaretler olsaydı bu anlattıklarıma benim gibi yaklaşır mıydınız? Nasıl öğreniyorsanız bakış açınız ve inançlarınız da ona göre şekilleniyor. Bizim günlük yaşantımızda kullandığımız bir dilimiz zaten var olduğu ve kavramlarımızın bir karşılığı olduğu için doğal olarak aynı dili ilgilendiren ve kavramsal karşılıkları olan başka bir dili öğrendiğimizde her kelimenin anlamını sorguluyoruz. Sorgulamak da öğrenilen bir davranıştır. Eğitim sistemi, bir toplumun inançları, olaylara bakış açısı ve olayları değerlendirişi işte bu yüzden çok önemlidir. Ha bu arada içimi huzurla dolduran bir bilgi vermek isterim, işaretler yıllar içinde değişiklik gösterebiliyor. Yenilenen alışkanlık veya düzenlemelere göre, zamanla yeni işaretler kullanılmaya başlıyor. Çok sevdiğim bir yaklaşımdır derler ki söz büyüdür ve ağzınızdan çıkan her söz ya da iletişim kurmakta kullandığınız her işaret aslında kendinizle ve evrenle imzaladığınız bir anlaşma gibidir. O yüzden imzanızı attığınız kağıdın ne olduğunu bilin.

 

Serap Bora Yüksel

<div class="social4i" style="height:82px;"> <div class="social4in" style="height:82px;float: left;"> <div class="socialicons s4twitter" style="float:left;margin-right: 10px;padding-bottom:7px"><a href="https://twitter.com/share" data-url="https://dergi.kuraldisi.com/isaretler/" data-counturl="https://dergi.kuraldisi.com/isaretler/" data-text="İşaretler" class="twitter-share-button" data-count="vertical" data-via=""></a></div> <div class="socialicons s4fblike" style="float:left;margin-right: 10px;"> <div class="fb-like" data-href="https://dergi.kuraldisi.com/isaretler/" data-send="true" data-layout="box_count" data-width="55" data-height="62" data-show-faces="false"></div> </div> </div> <div style="clear:both"></div> </div> <p><a href="https://dergi.kuraldisi.com/wp-content/uploads/sites/4/2016/05/SB.jpg"><img fetchpriority="high" decoding="async" class=" wp-image-11572 alignright" src="https://dergi.kuraldisi.com/wp-content/uploads/sites/4/2016/05/SB-320x480.jpg" alt="SB" width="264" height="396" /></a><br /> Yaptığı iş her ne olursa olsun eğlenerek yapsın derdinde, bu yüzden yoga ve reiki eğitmenliği yapıyor. Mandala meraklısı ve melek rehberi; her fırsatta yazıyor, çiziyor. Aslen endüstri ürünleri tasarımı eğitimi almış olsa da şimdilerde akademik eğitimini mandala çizmek için yan dal olarak kullanıyor hayatında. Bütün bu etiketlerin ve varılmaya çalışılan bir yer olduğu düşüncesinin altında peşinden koştuğumuz tekniklerin insanı eninde sonunda kendisine ulaştırdığının farkında.</p> <p>Ne zamandır eve koştura koştura gitme sebebi olan Kundalini Yoga&#8217;yı daha derin öğrenmek ve öğretmek için Fransa Amrit Nam Sarovar Yoga Okulu’nda eğitimine devam ediyor. Üç yıldır evrensel Kabbalah Bilgeliği dersleri alıyor.</p> <p>Keşfettikçe daha da büyüyen dünyasında ışığı paylaşmak için her bahaneyi değerlendiriyor. Şu sıralar duyma ve konuşma engeli olan insanlarla iletişime geçmek için işaret dili dersleri alıyor. Her dünya keşfedilmeye değer düşüncesiyle çıktığı yolda en büyük hedeflerinden biri kendini engelli zannettirilen insanlar: Engelsiz dünyalarını yaratırken onların yanında olmak.</p> <span class="et_social_bottom_trigger"></span>
Share This